Pek çok yeni Bölüm 11 vakasında, İşletme Sahipliğinin Borçlunun Mülkiyetinde Kalmaya Devam Ettiği Krediler [debtor-in-possession (DIP) financing/credits], davanın başlangıcında yeniden düzenleme planının getirilerini belirlemektedir. Son dönemdeki DIP kredileri, DIP kredisi verene yeniden düzenlenen şirkette indirimli hisse senedi satın alma konusunda münhasır haklar veren hak teklifleri ve bunları satın alma taahhüdü karşılığında hak sahibine ödeme yapan destek ücretleri de dâhil olmak üzere plan şartlarına bağlıdır. Bu gibi terimler, DIP kredisi onayının “Bölüm 11” kapsamındaki yeniden düzenleme planı sürecini kısa devre yaptırmak için kullanıldığına [iflas tabiriyle DIP kredisinin bir gizli/el altından (sub rosa) planı olduğu] dair korkuları artırmaktadır. İflas yasası bu gizli DIP kredisi sorununu nasıl yönetmelidir?
Soruna ilişkin bir makalede, sorunun, aktif değerlere bir varlık (nakit) sağlayan, aynı zamanda yükümlülüklerin önceliğini ve/veya getirisini belirleyen birçok plan öncesi işlem türünü etkileyen yaygın bir sorun olduğu savunulmaktadır. Makalede, iflas hukukunun, eş zamanlı olarak varlık ve yükümlülük yan etkilerini içeren bu çapraz işlemlerle başa çıkmak için ortak bir dizi araç kullandığı ileri sürülmektedir.
DIP kredileri gibi bazı işlemler doğası gereği çapraz işlemlerdir. DIP kredileri doğası gereği çaprazdır çünkü yeni dilekçe sonrası varlıkları finanse etmek için borçlunun, varlık sağlayıcıya tazminat ödemek üzere borç tarafında yeni bir yükümlülük yaratması gerekir. Çapraz işlem türlerinden bir diğeri ise stratejik çapraz işlemdir. Bu durumlarda taraflar, aksi takdirde plana ertelenebilecek yükümlülük tarafındaki ilave etkileri, varlık tarafını içeren işlemlerde stratejik olarak paketlerler.
Çapraz geçişin işlemin doğasında olduğu durumlarda, İflas Yasası diğer alacaklıların çıkarlarını korumak için borçların yan etkilerini standart hale getirir. Çaprazlamanın stratejik olduğu durumlarda mahkemeler, varlık tarafını içeren işlemlere gereksiz yere dâhil edilen yükümlülük yan etkilerini ayrıştırarak işlemleri denetler.
Söz konusu makalede, standart dışı, birleştirilmiş bir DIP kredi işleminin öncelikleri çarpıtmak için stratejik olarak nasıl kullanılabileceğini anlamak için “JC Penney” iflasına ilişkin bir örnek olay incelemesi yürütülmüştür. Bu durumda, yeniden yapılandırma destek anlaşmasına bağlı bir DIP kredisi, çoğunluk grubunun bir azınlık grubuna prim vermesine, teminatlı borç altına girmesine ve ödemelerin tahsisini kontrol etmesine olanak tanımıştır. Çalışma sonucunda, standartlaştırılmış, ayrıştırılmış bir DIP kredisinin, çoğunluk grubuna davada aldığı getiriyle aynı getiriyi sağlamak için en az %545’lik (yüzde 545) bir faiz oranına ihtiyaç duyacağı tespit edilmiştir.
Makalede, mahkemelerin standardizasyon ve ayrıştırma normlarını canlandırması ve güçlendirmesi gerektiği savunulmaktadır. Bu, rekabeti teşvik ederek ve DIP kredi koşullarının şeffaflığını artırarak öncelikleri daha iyi savunacaktır.
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.