ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanı’nın “Piyasalar, Menkul Kıymet Yasaları ve SEC” Hakkındaki Konuşması

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) Uluslararası Menkul Kıymet Piyasalarının Büyümesi ve Gelişimi Enstitüsü’ne [SEC’s International Institute on Securities Market Growth and Development] katılan “2024 yılı Sınıfı”nın yaklaşık 120 üyesine hoş geldiniz demek istiyorum. Her zamanki gibi, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Başkanı olarak görüşlerimin bana ait olduğunu ve SEC üyesi arkadaşlarım veya personel adına konuşmadığımı belirtmek isterim.

Yaklaşık 70 farklı ülke ve bölgeden seyahat etmek ve önümüzdeki bir buçuk haftayı burada geçirmek, sizin açınızdan büyük bir sorumluluktur.

Kendi insan sermayenize yatırım yapıyor, yoğun yaşamınıza zaman ayırıyor ve menkul kıymet piyasalarımız, ABD menkul kıymet yasalarımız ve SEC hakkında bilgi ediniyorsunuz.

Ayrıca sermaye piyasalarınızı olabilecek en iyi şekilde nasıl geliştireceğinizi öğrenerek ülkenizin sermayesine yatırım yapıyorsunuz.

Burası 30. ‘Uluslararası Enstitü’dür. Aynı zamanda bu kurumun ihdasının da 90. yılıdır. SEC’in kuruluş ilkelerinden biri, Başkan Roosevelt’in “eksiksiz ve doğru kamuyu aydınlatma” [complete and truthful disclosure] dediği şeydir.

Kamuyu aydınlatma ruhuna uygun olarak, SEC’in uzmanlığımızı ve deneyimlerimizi her birinizle bölüşme konusunda doğrudan çıkarı olduğunu paylaşacağım.

Birincisi, dünya genelindeki güçlü düzenleyici çerçeveler, dolandırıcıların yurtdışında yatırım yaparken ABD’li yatırımcılara zarar verme fırsatlarını sınırlıyor. Aynı zamanda düzenleyici arbitraj fırsatlarını da sınırlıyor.

İkincisi, uluslararası işbirliğine yönelik en yüksek standartları karşılamak, gerektiğinde düzenleme, uygulama ve denetleme konularında bize yardımcı olacak yasal yetkiye ve araçlara sahip olmanızı sağlayacaktır.

‘Enstitü’nün Tarihçesi

Bu programın kökleri İkinci Dünya Savaşı sonrasına dayanmaktadır. Başkan Truman, ABD’nin dünya çapındaki müttefiklerine yardım etmek ve onların kendi piyasaya dayalı ekonomilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için koordineli bir çaba göstereceğini öngörmüştür.

Ardından, Berlin Duvarı’nın 1989 yılında yıkılmasından sadece birkaç ay önce, SEC Başkanı Richard Breeden Uluslararası İlişkiler Ofisi’ni kurmuştur. Diğer ülkelerin sermaye piyasalarını geliştirmelerine yardımcı olmak için küresel bir strateji hazırlamış ve bu programın başlangıcı olmuştur. Bu, kurumun zamanın benzersiz zorluklarına sürekli olarak nasıl yanıt verdiğini gösteren harika bir örnektir.

Şimdi biraz sermaye piyasalarımızdan, menkul kıymetler yasalarımızdan ve kurum olarak kim olduğumuzdan bahsetmek istiyorum.

Sermaye Piyasaları

Birincisi, ABD dünyadaki en derin, en likit sermaye piyasalarına sahiptir. 110 trilyon ABD dolarının üzerinde bir değerle, dünya sermaye piyasalarının %40’ından (yüzde 40) fazlasını oluşturuyoruz, ancak dünya ekonomisinin yalnızca %24’ünü teşkil ediyoruz.

İkincisi, ABD sermaye piyasaları sıradan yatırımcıların önemli katılımından yararlanmaktadır. 115 milyondan fazla bireysel yatırımcıyı temsil eden Amerikan hanelerinin yarısından fazlası kayıtlı fonlara sahiptir. ABD’deki hanelerin yaklaşık %58’i hisse senedi sahibidir ki; bu oran 2016 yılında %52 idi.

Üçüncüsü, ABD uzun süredir banka dışı kuruluşlarla bankalar arasındaki güçlü rekabetten yararlanmaktadır. Aslında kayıtlı fonların ve özel fon sektörlerinin her biri bankacılık sektörünün büyüklüğünü aşmaktadır. Ayrıca ABD borçlanmaya dayalı sermaye piyasaları, finansal olmayan şirketlerin borç finansmanının %75’ini kolaylaştırmaktadır. Avrupa, İngiltere ve Asya’daki sermaye piyasalarında yalnızca %12-29 oranında büyüme kaydedilmiştir. Bugün, kayıtlı yatırım danışmanları 57 milyon müşteriye 129 trilyon dolarlık varlık konusunda danışmanlık yapıyor. Kabaca söylemek gerekirse, bu, kayıtlı fonlarda 32 trilyon dolardan fazla, özel fonlarda 30 trilyon dolardan ve ayrı olarak yönetilen hesaplarda yaklaşık 50 trilyon dolardan fazla danışmanlık yapmak anlamına gelmektedir. Bunu bağlam içine koyayım. ABD bankacılık sisteminin tamamı 23 trilyon ABD dolarıdır. Yani sermaye piyasaları bankacılık sektörümüzün yaklaşık beş katı büyüklüğündedir. Bu sektörlerin her biri kendi başına bankacılık sektörümüzden daha büyüktür.

Dördüncüsü, hem halka açık hem de halka kapalı (özel) piyasalar arasında güçlü bir rekabetimiz vardır. Halka açık piyasalarımızda yaklaşık 7 bin 400 aktif raporlama yapan ihraççı bulunmaktadır ve bunların 4 binden fazlası ABD borsalarında işlem görmektedir.

Dolar ve sermaye piyasalarındaki hâkimiyetin ayrıcalıkları, gerçek sorumlulukları ve zorlukları da beraberinde getirmektedir. Sermaye piyasalarımızın dünya sermaye piyasalarına ne kadar entegre olduğu göz önüne alındığında, sermaye piyasalarımızdaki olaylar diğerlerine, sizinkilerdeki olaylar da bizimkine akabilir. Bunu defalarca gördük. Örneğin, 2008 tarihli mortgage krizinde istikrarsızlığı dünyanın geri kalanına biz ihraç ettik ve bu durum daha sonra ABD’ye de yansıdı.

Zorluklar açısından en önemlisi elbette hiçbir şeyin yerinde duramamasıdır. Diğer ülkelerin ekonomileri, hukukun üstünlüğü ve sermaye piyasaları gelişmeye ve liderlik için rekabet etmeye devam edecektir. Teknoloji ve iş modelleri değişmeye devam etmektedir. Dahası, Amerika Birleşik Devletleri de dâhil olmak üzere ulus devletler politika hatalarına eğilimli olabilir.

Menkul Kıymet Yasalarımız

Menkul kıymet yasalarımız başarımızın arkasında çok önemli bir rol oynamaktadır. 1929 yılındaki piyasa çöküşünün ardından Başkan Roosevelt, 1933’te federal menkul kıymetler yasalarının ilkini imzalamıştır. Bunu bir yıl sonra 06 Haziran 1934 tarihinde Menkul Kıymetler Borsası Yasası’nın kabulü takip etmiştir ki; bu, SEC’deki doğum günümüz olmuştur.

Roosevelt, 1940 tarihli Yatırım Şirketi Yasası ve Yatırım Danışmanları Yasası ile daha sonra sona eren beş menkul kıymetler yasasını daha yürürlüğe koymak için ABD Kongresi ile birlikte çalışmaya devam etmiştir. Hepsi birlikte sermaye piyasalarımızın temelini oluşturmuştur. Bu yasalar, Roosevelt’in “eksiksiz ve doğru kamuyu aydınlatma” olarak adlandırdığı şeye sahip olmalarını sağlayarak yatırımcı kamuoyunu korumakla ilgiliydi.

SEC, piyasaların dolandırıcılık ve manipülasyondan uzak çalışmasını ve yatırım danışmanlarının tavsiye verdikleri müşterilere karşı görevlerini yerine getirmelerini sağlamak için oluşturulmuştur.

Yasalarımız, teknolojideki, piyasalardaki, iş modellerindeki değişikliklere ve zaman zaman piyasalardaki kaçınılmaz çalkantılara yanıt olarak yıllar içinde güncellenmiştir.

SEC’in özünde üç bölümden oluşan bir misyonu vardır: yatırımcıları korumak; adil, düzenli ve verimli piyasaları sürdürmek ve sermaye teminini kolaylaştırmak [protect investors; maintain fair, orderly, and efficient markets; and facilitate capital formation].

Kurum Olarak Biz Kimiz?

Bu beni SEC olarak bir kurum ve Komisyon olarak kim olduğumuza geri getiriyor. Sorumluluğumuz çok büyüktür. SEC olarak 13 binden fazla kayıtlı fon, 15 bin 400’den fazla yatırım danışmanı, 3 bin 400’den fazla aracı kurum-satımcı, 24 ulusal menkul kıymet borsası, 103 alternatif alım satım (işlem) sistemi, 10 kredi derecelendirme kuruluşu, 33 öz denetim kuruluşu ve altı aktif kayıtlı takas kurumu dâhil olmak üzere yaklaşık 40 bin kuruluşu denetliyoruz.

ABD Başkanı tarafından atanan beş üyeli bir Komisyon tarafından yönetiliyoruz ki; bu, yasa gereği üçten fazla SEC üyesinin kendi partisinden olmamasını gerektirmektedir.

SEC’in Washington’da ve ülke genelindeki bölgesel ofislerinde yaklaşık 5 bin personeli bulunmaktadır. Pek çok kişi bizim ajanstaki 2 binden fazla avukatımızla dünyadaki en büyük menkul kıymet avukatları grubu olduğumuzu düşünebilir; ancak biz çok daha fazlasını yapıyoruz. Çalışmalarımız 6 ana daire ve 25 ofis üzerinden organize edilmiştir.

Uygulama ve Denetim Daireleri SEC personelinin yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. Kurallarımıza ve yasalarımıza uygunluğu incelemeden ve bunları uygulamadan, pazarlarımızın gelişmesi için gereken güveni aşılayamayız. Geçtiğimiz yıl 784 icra davası açtık ve yaklaşık 3 bin inceleme gerçekleştirdik. Dolandırıcılığın, manipülasyonun ve kötüye kullanımın ortadan kaldırılması sistemdeki riski azaltır. Yatırımcıları korur ve sermaye maliyetini azaltır. Bütün ekonomi bundan faydalanmaktadır.

Hakemsiz bir futbol maçı düşünün. Çabucak bozulurdu; ragbi gibi görünmeye başlar ve oradan daha da kötüleşir.

Daha sonra üç programatik dairemiz vardır: Kurumsal Finansman Dairesi, yatırımcıların bilinçli yatırım kararları verebilmeleri için halka açık şirketlerin açıklamalarını denetler. Yatırım Yönetimi Dairesi, milyonlarca Amerikalı yatırımcının yumurtalarını yöneten fonları ve danışmanları denetlemektedir.

Alım Satım ve Piyasalar Dairesi adil, düzenli ve verimli piyasaların sürdürülmesi için ön saflarda hizmet vermektedir. Piyasanın izlenmesi ve denetimi, özellikle piyasanın stresli olduğu zamanlarda, bu dairenin faaliyetlerinin önemli bir parçasıdır.

Yaptığımız her şeyle iç içe geçmiş olan Ekonomik ve Risk Analizi Dairesi ise, Komisyonun uygulama veya inceleme, piyasaların izlenmesi veya kural koyma gibi her rolde desteklenmesini sağlar.

Dediğim gibi misyonumuza her gün katkı sağlayan 25 ofisimiz daha bulunmaktadır.

Sonuç

Finans coğrafi sınır tanımıyor. Bir akıllı telefon dokunuşuyla para ve risk bir saniyeden daha kısa sürede dünyanın her yerine yayılabilir. Küresel sermaye piyasalarına ilişkin uluslararası diyalog ve koordinasyonun geliştirilmesini bu kadar önemli kılan da budur.

Ayrıca, gizlilik ile ilgili uygun önlemleri alarak, inceleme ve yaptırım çabalarımız kapsamında bilgi paylaşımı konusunda işbirliği yapmaya gelmemizin nedeni de budur.

Önümüzdeki günlerde SEC çalışanlarından güçlü kamuyu aydınlatma, inceleme ve uygulama programları oluşturma da dâhil olmak üzere menkul kıymetler düzenlemesi hakkında bilgi alacaksınız.

Ayrıca gözetim, menkul kıymetler için etkili bir ikincil piyasa oluşturma, sermaye oluşumu ve uluslararası işbirliği konularında öğrenilen dersleri de paylaşacaklardır.

Son olarak veri analitiği, fintech, siber güvenlik ve yapay zekâ alanlarındaki yeni ve ortaya çıkan konuları ele alacaklardır.

Uluslararası sermaye piyasalarımızda hepinizin önemli bir rol oynadığınızı unutmayın. Ülkelerinizi temsil etmek üzere kurumlarınız tarafından özel olarak seçildiniz.

Sizi bu odadaki insan sermayesine yatırım yapmaya teşvik ediyorum. Etrafınıza bir bakın; muhtemelen aranızda geleceğin maliye bakanları ve dünya liderleri olacaktır. Bu Enstitü’nün mezunlarından bazıları, menkul kıymetler düzenleme kurumlarının başkanları ve Maliye Bakanları oldular. Bazıları hükümetlerinin en üst düzeylerinde liderlik rolleri üstlendiler.

Son olarak, evinize götürdüğünüz tüm teknik becerilerin ve ağ oluşturmanın ötesinde, umarım Başkan Roosevelt’in danışmanı, daha sonra ABD Yüksek Mahkemesi’nde Yardımcı Yargıç olacak olan Felix Frankfurter’in sözlerini de hatırlarsınız.

90 yıl önce, Roosevelt SEC’i ilk kurduğunda Frankfurter şöyle yazmıştı: “Dayanıklı, mücadeleden usanmayan, ne tatlılıkla ne de korkuyla hareket eden, kısacası halkın coşkusunu alışılmadık bir kapasiteyle birleştiren yöneticilere ihtiyacınız vardır.”

Umarım hepimiz Frankfurter’ın çağrısına cevap verebiliriz. Teşekkür ederim.

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.