Amerikalılar tatil planlarını değerlendirirken, politika yapıcılar ve ekonomistler Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ekonomisinin durumuna ve son iki yıldaki tüketici harcamalarındaki bolluğun 2024 yılında ekonomik büyümeyi desteklemeye devam edip etmeyeceğine odaklanıyorlar. Potansiyel ekonomik istikrarsızlığın yaşandığı bir dönem, bireyleri tasarruf yapmaya ve evrensel tasarruf hesapları gibi nispeten basit bir yolla finansal güvenlik oluşturmaya teşvik eden vergi reformlarına duyulan ihtiyaca işaret ediyor.
Öncelikle Amerika’da tasarrufun durumu nedir? Pandemi döneminde tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşan kişisel tasarruf oranı, 2022 yılından bu yana önemli ölçüde düşmüştür. Pandeminin başlangıcında insanların barınmaya teşvik edilmesi ve yardım sağlanması nedeniyle kişisel tasarruflar Nisan 2020’de %32’ye yükselmiş, ancak ardından Omicron varyantı nedeniyle 2021 yılının başlarında yeniden yükselişe geçmeden önce istikrarlı bir şekilde gerilemiştir.
Tüketicilerin harcamalarını artırması ve hem Trump hem de Biden yönetimleri tarafından geçirilen Covid teşvik harcamalarından oluşan nakit tamponlarını gevşetmeye başlamasıyla tasarruflar hızla düşmüştür. Kişisel tasarruf oranı şu anda Eylül 2023 için %3,4 seviyesinde bulunuyor ki, bu 2022’den beri 2015-2019 ortalamasının 2,2 puan altındadır. Diğer gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında ABD bir istisna olup; tasarruf oranı salgın öncesi ortalamanın altına düşen tek ülkedir.
Bazı kanıtlar, tasarruf harcamalarındaki azalmanın son üç yılda gayrisafi yurtiçi hâsıla (GSYH) büyümesine katkıda bulunduğunu gösteriyor; New York Federal Rezerv Bankası’ndaki ekonomistlere göre, gerçek tüketim salgın öncesi ortalamalarla eşleşseydi, gerçek GSYH yaklaşık %2 daha düşük olurdu. Pandemi sırasındaki ilave tasarruf seli de Amerikan net servetinin, kısmen enflasyon yükselirken varlık fiyatlarındaki artışa bağlı olarak %37 oranında arttığı bir zamanda geldi.
Federal Rezerv’in Tüketici Finansmanı Anketi’nin (Federal Reserve Board’s Survey of Consumer Finances[1]) son sürümü, ortalama hane halkının tasarruf ve çek hesaplarında 2019 yılından 2022’ye kadar 8 bin dolara sahip olduğunu ortaya koyuyor ki; bu, 2016-2019 tahminlerine kıyasla 2 bin dolarlık bir artıştır. Benzer şekilde, Bank of America’dan alınan veriler[2] de, aylık ortalama hane halkı tasarruflarının ve çek bakiyelerinin Eylül 2023’te nominal olarak Ocak 2019’a göre yaklaşık %40 daha yüksek ve gelir yelpazesinde yalnızca küçük bir değişiklik olduğunu gösteriyor.
Pandemi Amerikan tasarrufunu geçici olarak artırmış olsa da Federal Rezerv anketlerinden elde edilen kanıtlar, birçok kişinin uzun vadede daha fazla tasarruf etmelerine olanak tanıyan politikalardan yararlanacağını göstermektedir.
Federal Rezerv analizi[3], pandemi dönemindeki teşvikten kalan fazla tasarrufların muhtemelen 2023 yılının üçüncü çeyreğinin sonuna kadar tükeneceğine işaret ediyor; Haziran ayı itibarıyla toplam 2,1 trilyon dolarlık fazla tasarruftan yalnızca 190 milyar doları kalmıştır.
Amerikalılar ayrıca, pandemik tasarrufların azalmasıyla birlikte finansal durumlarındaki boşluğu kapatmak için kredi kartlarına ve diğer borç türlerine giderek daha fazla güveniyorlar. Hanehalkı Ekonomisi ve Karar Verme Anketi’nde (Survey of Household Economics and Decisionmaking-SHED[4]), Federal Rezerv, Amerikalıların en az üç aylık harcamalarını karşılayacak acil durum tasarruflarına sahip olan kısmının 2021’deki %59’dan 2022’de %54’e düştüğünü tespit etmiştir.
ABD’deki tasarruflar, diğer gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında orta düzeyde bir emeklilik güvencesi nedeniyle, salgından önce zaten yetersizdi. Amerikan tasarruflarının olmayışı, ABD’nin giderek daha fazla yabancı yatırıma bağımlı olduğu anlamına geliyor. Net uluslararası yatırım pozisyonumuz (net international investment position-NIIP[5]) yaklaşık “-18 trilyon dolar” düzeyinde bulunuyor ki; bu da yabancıların, Amerikalıların sahip olduğu yabancı varlıklardan yaklaşık 18 trilyon dolar daha fazla Amerikan varlığına sahip olduğu anlamına geliyor.
Politika yapıcılar, ABD ekonomisini desteklemek için pandemiden kaynaklanan tasarruflarda geçici bir artışa güvenmek yerine, vergi değişiklikleri de dâhil olmak üzere tasarruf oranlarını sürdürülebilir bir şekilde artırabilecek reformları değerlendirmelidir. Amerika’daki tasarrufların artırılması muhtemelen ekonomik büyümeyi ve hareketliliği teşvik edecek politikalar da dâhil olmak üzere pek çok alanı kapsayan reformların bir kombinasyonunu gerektirecektir.
401K’lar, bireysel emeklilik hesapları (individual retirement accounts-IRAs) ve sağlık tasarruf hesapları (health savings accounts-HSAs[6]) gibi diğer vergi ertelenmiş tasarruf hesapları gibi tanımlı katkı emeklilik planlarının hızlı büyümesi ve popülerliğinin de gösterdiği gibi, vergi politikası da büyük bir rol oynamaktadır.
Gelir Vergisi bir kez ücretlere ve sonra da tasarruf edilen ücretlerin getirisine uygulandığından, mevcut federal vergi yasası genel olarak tasarrufları caydırmaktadır. Buna karşılık, tasarruf edilmek yerine tüketilen ücretler üzerinde ilave bir vergi yoktur. Bu etkiyi telafi etmek için vergi yasası, genellikle yüksek gelirli hanelerin (örneğin, işveren sponsorluğundaki emeklilik planlarına katılanlar) yararlandığı karmaşık kurallarla tasarrufa yönelik bir dizi tercihler içermektedir.
Mevcut federal yasa, her biri çeşitli kural ve sınırlamalara sahip en az 11 farklı türde vergi tercihli tasarruf aracı sağlamaktadır: dört ana tür emeklilik tasarruf hükmü, üçü eğitim ve engellilik ile ilgili tasarruflar için, üçü de sağlıkla ilgili tasarruflar için ve bağımlı bakım ve biri acil durumlarla ilgili tasarruf için (yakın zamanda kabul edilen Secure 2.0 mevzuatının bir parçası olarak yeni bir ekleme).
Diğer ülkeler, daha yaygın olarak bulunabilen ve daha kullanışlı olan, gelir ölçeğinde hane halkının tasarrufunu artıran daha basit bir çözüm bulmuşlardır. Evrensel tasarruf hesapları (universal savings accounts-USAs), katılımcıların emeklilik, eğitim, barınma, sağlık, işsizlik ve acil durumlar gibi çeşitli nedenlerle tasarruf etmelerine olanak tanıyan, sınırsız fon kullanımına sahip, vergi tercihli tasarruf araçlarıdır.
Örneğin Kanada, 18 yaş ve üzeri herkese yıllık 6 bin 500 Kanada doları (CAD; yaklaşık 4 bin 700 ABD doları) katkı limitiyle Vergisiz Tasarruf Hesapları (Tax-Free Savings Accounts; TFSAs) sağlıyor ve bir yıl içinde kullanılmayan katkılar bir sonraki yıla aktarılabiliyor. Katkılar vergi sonrası nakit ile yapılır, kazançlar vergiden muaf olarak büyür ve para cezası olmadan herhangi bir zamanda herhangi bir nedenle para çekme işlemi yapılabilir. Birleşik Krallık, yıllık 20 bin pound (GBP; yaklaşık 25 bin ABD doları) tutarında katkı limiti olan bireysel tasarruf hesapları (individual savings accounts-ISAs) sağlamaktadır ve katkılar vergi sonrası nakit ile de yapılmakta ve kazançlar vergiden muaf olarak artmaktadır.
Her iki program da gelir yelpazesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Örneğin Vergisiz Tasarruf Hesapları Kanadalıların yarısından fazlası tarafından kullanılıyor. İlk olarak 2009 yılında kabul edilen hesaplar, hızla vergi imtiyazlı emeklilik hesaplarından daha popüler hale geldi ve bu da özellikle düşük gelirli haneler arasında kayıtlı tasarruf hesaplarına katılımda ve ortalama katkılarda genel bir artışa yol açmıştır.
ABD Kongresi’ndeki politika yapıcılar sınırlı ABD’leri uygulamaya koyarken, temel vergi reformunun bir parçası olarak tasarruflara yönelik vergi muamelesinin daha geniş bir şekilde elden geçirilmesi gerekebilir. Şans eseri böyle bir fırsat, Vergi Kesintileri ve İstihdam Yasası’nın (Tax Cuts and Jobs Act) bireysel hükümlerinin sona ereceği 2025 yılı sonunda ortaya çıkacaktır. Politika yapıcılar, düşük ve orta gelirli haneler için finansal güvenlik oluşturmak amacıyla vergi sistemini basitleştirme ve tasarrufları teşvik etme fırsatını kullanmalıdır.
[1] < https://www.federalreserve.gov/econres/scfindex.htm >
[2] < https://institute.bankofamerica.com/content/dam/bank-of-america-institute/economic-insights/consumer-checkpoint-september-2023.pdf >
[3] < https://www.frbsf.org/our-district/about/sf-fed-blog/excess-no-more-dwindling-pandemic-savings/ >
[4] < https://www.federalreserve.gov/publications/2023-economic-well-being-of-us-households-in-2022-executive-summary.htm >
[5] < https://fred.stlouisfed.org/series/IIPUSNETIQ >
[6] < https://www.tiaa.org/content/dam/tiaa/institute/pdf/insights-report/2023-02/tiaa-institute-health-savings-accounts-and-life-cycle-saving-ti-friedberg-leive-february-2023.pdf >
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.