Çin’in Yurt İçinde ve Yurt Dışında Borçla Desteklenen Altyapı Gelişiminin Hesaplaşma Günü

Çin son yıllarda, yurt içinde ve yurt dışında büyük altyapı geliştirme çalışmalarına girişmiştir. Çin’in finans kurumları, geniş çapta müjdelenen, dünya çapındaki Kuşak ve Yol Girişimi (Belt and Road Initiative-BRI) kapsamında, dünya çapında birçok ülkede altyapı projelerini finanse etmiştir. Çin, bundan ayrı olarak, Yerel Yönetim Finansman Araçları (Local Government Financing Vehicles-LGFVs) vasıtasıyla, ülkenin genelinde yerel düzeyde altyapı gelişimini de finanse etmiştir.

Bununla birlikte, bu devasa altyapı gelişimi gerçekten şaşırtıcı miktarda borcu da beraberinde getirmiştir. Uluslararası Para Fonu (International Monetary Fund-IMF), Yerel Yönetim Finansman Araçları ile yaklaşık 9 trilyon dolar[1] tutarında borç altına girildiğini ve Kuşak ve Yol Girişimi programı kapsamında gelişmekte olan ekonomilerin yüz milyarlarca dolar borç altına girdiğini tahmin etmektedir. Ancak sorun, bu borç dağının, Kuşak ve Yol Girişimi ülkeleri ile Yerel Yönetim Finansman Araçları için büyük borç sürdürülebilirliği zorlukları yaratmasıdır ki; bu, birçok Kuşak ve Yol Girişimi ülkesinin şu anda ciddi devlet borcu sıkıntısıyla karşı karşıya olduğunun ve çok sayıda Yerel Yönetim Finansman Aracının şu anda büyük finansal sıkıntıyla karşı karşıya olduğu gerçeğinin de yansımasıdır.

Bu sorun temelde, birçok açıdan, borcun üstlenildiği altyapı projelerinin ekonomik sürdürülebilirlik eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Çoğu durumda, Kuşak ve Yol Girişimi projeleri beklenen gelirleri elde etmekte başarısız olmuş ve bu durum, Kuşak ve Yol Girişimi kapsamındaki borçlu ülkelerin, Çin’in “politika bankaları” (örneğin, China Development Bank and Export-Import Bank of China) ve devlete ait büyük ticari bankaları (ICBC, Bank of China, China Construction Bank vb.) dâhil olmak üzere büyük Çin finans kurumlarından temin edilen Kuşak ve Yol Girişimi ile ilgili kredilerini ödemelerini zorlaştırmıştır. Örneğin, bir liman, demiryolu veya otoyol projesi beklenenden daha az trafik aldığında ve dolayısıyla öngörülen gelirden daha azını ürettiğinde, projenin temel ekonomik sürdürülebilirliği sorgulanabilir ve bunun sonucunda borç sürdürülebilirliği zorlukları ortaya çıkabilir.

Yerel Yönetim Finansman Araçları için, yarattıkları getiri oranı ile onları finanse etmek için kullanılan borcun faiz oranı arasında uzun süredir bir uyumsuzluk mevcuttur. Yerel Yönetim Finansman Araçları ile finanse edilen projeler genel olarak ihmal edilebilir düzeyde yatırım getirisi sağlamıştır, ancak borç ödeme maliyetleri çoğu zaman bu yatırım getirilerini aştığı için bunun son derece sorunlu olduğu kanıtlanmıştır.

Geçmişte, Yerel Yönetim Finansman Araçları bu açığı yerel yönetimlerden gelen finansmanla kapatmayı başarmıştı, ancak yerel yönetimlerin artık Yerel Yönetim Finansman Araçlarını desteklemek için ellerinde daha az finansal kaynağa sahip olması nedeniyle bu seçenek giderek savunulamaz hale gelmiştir. Özellikle, geleneksel olarak yerel yönetimler için önemli bir gelir kaynağı olan varlık satışlarından elde edilen gelirler keskin bir düşüş göstermiş ve son zamanlarda Çin’de geniş çapta tartışılan emlak krizi bu durumu daha da kötüleştirmiştir.

Devlet Başkanı Xi Jinping’den bu yana Çin liderliğinin de fark ettiği Yerel Yönetim Finansman Aracına dayalı borç krizinin, Çin’in finansal sistemi üzerinde ciddi etkileri olabilir. Çin bankaları Yerel Yönetim Finansman Araçları marifetiyle önemli miktarlarda borç vermiş ve bankalar aynı zamanda Yerel Yönetim Finansman Araçları ile ihraç edilen büyük miktarlarda borçları da satın almıştır. Bu nedenle, eğer yerel yönetimler Yerel Yönetim Finansman Araçları minvalindeki borçlarını (banka kredisi veya tahvil şeklinde) ödeyemezse, Çin bankaları önemli kayıplarla karşı karşıya kalabilir. Bu, Çin ekonomisinin zayıf büyümesi, Çin’deki emlak krizinin bir sonucu olarak bankaların hâlihazırda uğradığı zararlar da dikkate alındığında, deflasyonist baskıları ve (çökme olmasa bile) emlak çöküşüyle birlikte Çin ekonomisinin bugünkü kırılgan durumu göz önüne alındığında, Çinli ekonomik politika yapıcıların şu anda memnuniyetle karşılayacağı bir ihtimal değildir.

Yeni bir makalede, Kuşak ve Yol Girişimi kapsamındaki borçlu ülkelerin ve genel olarak Yerel Yönetim Finansman Araçlarının karşılaştığı başlıca borç sürdürülebilirliği zorlukları gözden geçirilmektedir. Makalede, bu zorlukların büyük miktarda borcun oluştuğu altyapı projelerinin sorunlu ekonomisinden nasıl kaynaklandığına odaklanılmaktadır.

Makalede ayrıca, Çin finans kurumlarının potansiyel olarak şüpheli ekonomik uygulanabilirliği olan projeler için Kuşak ve Yol Girişimi kapsamındaki borçlu ülkelere neden borç vermiş olabileceğine ilişkin jeopolitik hususlar gibi çeşitli ekonomik ve finansal olmayan nedenler de gözden geçirilmektedir. Bu nedenler arasında, örneğin Çin’in, “inci dizisi” olarak adlandırılan stratejisi (string of pearls strategy) uyarınca, Hint Okyanusu’na bitişik stratejik konumdaki limanlara erişimi en üst düzeye çıkarma arzusu yer alabilir. Ayrıca makalede, Çin’deki Yerel Yönetim Finansman Aracı altyapı projelerinin neden ekonomik olmadığının kanıtlandığı ve bunun Yerel Yönetim Finansman Araçları için nasıl büyük sürdürülemez borç yüklerine yol açtığı da tartışılmaktadır.

Makale, Çinli politika yapıcıların Yerel Yönetim Finansman Aracı borç krizini daha etkili bir şekilde ele almak için değerlendirebilecekleri bir dizi yapısal seçenek önererek sonuçlandırılmaktadır. Bu seçenekler arasında ulusal bir yarı-hükümet yeniden yapılandırma kurumu ihdası, yerel yönetimler ile merkezi hükümet arasındaki mali/fiskal ilişkinin (ve ilgili gelir tahsisinin) yeniden değerlendirilmesi, yerel yönetim ve yerel parti yetkilileri için terfi ölçütlerinin gözden geçirilmesi ve Çin’deki yerel altyapının finansmanına yardımcı olmak için ulusal düzeyde yeni finansman platformları yer almaktadır.

[1] Dolar: [Amerika Birleşik Devletleri doları]

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.