Finansal Tavsiye ve Yatırımcı İnançları: Aktif ve Pasif Stratejiler Üzerine Deneysel Kanıtlar

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve diğer gelişmiş ülkelerdeki haneler sıklıkla emeklilik birikimlerini veya sağlık sigortasını yönetmek gibi karmaşık finansal kararlar (complex financial decisions) ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu zorlukların üstesinden gelmek için giderek artan sayıda finansal danışmanlık seçeneği (financial advice options) ortaya çıkmıştır. Bunlar arasında danışmanlardan gelen geleneksel yüz yüze rehberlik, otomatik robo-danışmanlık ve genişleyen bir çevrimiçi eğitim kaynakları ve videolar seçkisi (traditional face-to-face guidance from advisors, automated robo-advice, and an expanding selection of online educational resources and videos) yer almaktadır. Kapsamlı araştırmalar finansal danışmanlığın arz tarafına, özellikle çıkar çatışmaları gibi konulara odaklanmış olsa da, bireylerin tavsiyeleri nasıl aldıkları veya yanıtladıkları hakkında çok daha az şey bilinmektedir.
“Finansal Tavsiye ve Yatırımcı İnançları: Aktif ve Pasif Stratejiler Üzerine Deneysel Kanıtlar” (Financial Advice and Investor Beliefs: Experimental Evidence on Active vs. Passive Strategies) başlıklı bir çalışmada, yatırımcıların kendi ön yargılarıyla uyumlu veya ters düşen tavsiyeleri nasıl değerlendirdiklerini ve finansal tavsiyenin yatırım stratejileri ve portföy kararları hakkındaki inançlarını ne ölçüde şekillendirebileceğini araştırmak için rastgele kontrollü bir çalışma (randomized controlled trial) yürütülmüştür.
Perakende yatırımcılar için en önemli iki yatırım stratejisi hakkında tavsiyelere odaklanılıyor: aktif ve pasif. Aktif stratejiler, hisse senedi seçimi ve piyasa zamanlaması yoluyla piyasayı yenmeyi hedeflerken, pasif stratejiler yalnızca bir endeksi takip eder. Çoğu akademik araştırma, sınırlı zamanı ve uzmanlığı olan perakende yatırımcılar için pasif stratejileri tercih eder, ancak aktif stratejiler hâlâ büyük bir pazar payına sahiptir. 2022 yılında pasif stratejiler, artarak 2005 yılındaki yüzde 13’ten tüm fon varlıklarının yüzde 46’sını oluşturmuştur.
Söz konusu çalışmada, laboratuvar deneyinde hem aktif hem de pasif yatırım tavsiyesi sunmak için, eğitimli aktörler kullanılarak kısa videolar olarak kaydedilen senaryolar geliştirmek üzere gerçek finans danışmanlarıyla iş birliği yapılmıştır. Senaryolar, düşük ücretli, çeşitlendirilmiş pasif endeks yatırımı veya “sıcak” sektörleri belirlemeye odaklanan aktif olarak yönetilen stratejileri öneren tipik sektör dilini yansıtıyordu. Pasif stratejileri teşvik eden videolarda, hisse senedi getirilerini tahmin etme zorluğu, endeks fonlarının genellikle aktif fonlardan daha iyi performans gösterdiği ve ücretleri en aza indirmenin önemi vurgulanmıştır. Bunun aksine, aktif stratejileri savunanlar piyasa zamanlamasını vurgulamış ve daha aktif fonların fon getirilerinin üst kuyruğunda performans gösterme eğiliminde olduğunu belirtmiştir.
Boston ve Cambridge bölgesindeki çeşitli işverenlerden katılımcılar alınmış ve onlar bir laboratuvara davet edilmiştir. Bu kişiler demografik özellikleri ve finansal piyasalar ile yatırım stratejileri hakkındaki önceden var olan inançları hakkında bir anketi tamamlamışlardır. Cevaplarına göre, aktif hisse senedi seçimi ve piyasa zamanlamasını mı yoksa düşük ücretli çeşitlendirmeyi mi tercih ettiklerine bağlı olarak bu kişiler “Pro-Aktif” veya “Pro-Pasif” olarak sınıflandırılmıştır. Ayrıca finansal okuryazarlık seviyeleri de değerlendirilmiştir.
Çalışma yazarlarının deneyi, katılımcıların mevcut yatırım inançlarını destekleyen veya çelişen bir videoyu izlemek üzere rastgele atandığı 2’ye 2 tasarımını takip ediyor. Bu, dört grup oluşturuyor: (1) Pro-Aktif, Aktif videoyu izledi; (2) Pro-Aktif, Pasif videoyu izledi; (3) Pro-Pasif, Aktif videoyu izledi ve (4) Pro-Pasif, Pasif videoyu izledi. Katılımcılar videoları izledikten sonra tavsiyenin ve danışmanın kalitesi derecelendiriliyor ve yazarlarca iki strateji hakkındaki inançlar yeniden değerlendiriliyor. İlk videolardan kaynaklanan olası herhangi bir önyargıyı gidermek için, tüm katılımcılar daha sonra sağlam yatırım stratejilerine ilişkin akademik anlama kapasiteleri sağlayan bir bilgilendirme videosu izliyor.
Bu çalışma sonucunda dört ana sonuç belgelenmiştir. İlk olarak, finansal tavsiye algısı hem bireylerin önceki inançları hem de tavsiyenin türü ile şekillendirilir. Pasif tavsiye genellikle aktif tavsiyeden daha yüksek puan alırken, bir kişinin mevcut görüşleriyle çelişen herhangi bir tavsiye daha düşük puan alır. En düşük puanlar, aktif tavsiye videosunu izleyen pasif yanlısı bireylerden gelmiştir. Katılımcılar finansal okuryazarlığa göre ayrıldığında, yüksek okuryazarlığa sahip olanlar gruplar arasında puanlarında belirgin farklılıklar göstermiş, düşük okuryazarlığa sahip olanlar ise tüm tavsiyeleri benzer şekilde puanlamıştır. Bu, daha düşük finansal okuryazarlığa sahip kişilerin finansal tavsiyenin kalitesini etkili bir şekilde değerlendirmekte zorlanabileceğini göstermektedir.
İkinci olarak, önceki inançlarla çelişen tavsiyeler daha düşük puan alırken, daha fazla inanç değişikliğine yol açar. Ortalama olarak, aktif tavsiyeleri izleyen kişiler daha proaktif hale gelirken, pasif tavsiyeleri izleyenler daha pro-pasif hale gelmiştir. Ancak, insanların inançlarını güncelleme şekli finansal okuryazarlığa bağlıydı. Finansal olarak daha okuryazar katılımcılar, görüşlerini yalnızca pasif tavsiyeleri izledikten sonra değiştirirken, daha düşük okuryazarlığa sahip olanlar her iki tavsiye türünden de güçlü bir şekilde etkilenmiştir. Finansal olarak daha az okuryazar bireylerin bu duyarlılığı, onları daha düşük kaliteli finansal tavsiyelere karşı savunmasız hale getirebilir.
Üçüncüsü, oturumun sonunda katılımcılar, kendi paralarını yatırıyormuş gibi, seçimlerine göre 3 bin ABD doları kazanma şansı olan altı portföyden birini seçmişlerdir. Altı portföy, benzer risk ve net ücret getirisi olan üç çift endeks ve aktif olarak yönetilen fon içeriyordu. Çalışmada, hem önceki inançların hem de alınan tavsiyelerin seçimlerini etkilediği bulunmuştur. Dahası, aktif yönetimi teşvik eden tavsiyeler, daha düşük finansal okuryazarlığa sahip katılımcıların kararları üzerinde güçlü bir etkiye sahipti.
Son olarak, anılan çalışmada, insanların danışmanların teşvikleri hakkındaki bilgilere nasıl yanıt verdiği, özellikle çıkar çatışmalarını fark edip etmedikleri ve bunun tavsiyeye ilişkin görüşlerini nasıl etkilediği araştırılmıştır. Danışmanlara sabit ücretler veya komisyonlar ödendiğini göstermek için videolar çeşitlendirilmiş, bazı videolarda bu gösterilmemiştir. Katılımcıların, danışmana komisyon yerine sabit ücret ödendiğinde tavsiyeyi daha kaliteli olarak değerlendirdiği bulunmuştur. Ayrıca, insanların sabit ücretli danışmanların tavsiyelerini müteakip inançlarını gözden geçirme olasılıkları daha yüksekti. Bu etkiler, muhtemelen tavsiyeyi değerlendirme yeteneklerinin sınırlı olduğunun daha fazla farkında oldukları için, daha düşük finansal okuryazarlığa sahip olanlar için daha güçlüydü.
Bu çalışma, katılımcıların, özellikle düşük finansal okuryazarlığa sahip olanların, finansal tavsiyeye açık olduklarını ve bunun yatırım inançlarını şekillendirmesine izin vermeye istekli olduklarını göstermektedir ki; bu da tavsiye arama konusundaki isteksizliklerinin dirençten çok farkındalık eksikliğinden kaynaklanabileceğini göstermektedir. Ancak, bu kişiler tavsiyenin kalitesini değerlendirmeden tavsiyeyi takip etme eğilimindedir ve bu da onları uygunsuz tavsiyeye karşı savunmasız bırakır. Bu, kendilerine sunulan finansal tavsiyenin kalitesini iyileştiren politikalara olan ihtiyacı vurgular. Buna karşılık, finansal olarak daha okuryazar olan kişiler daha seçicidir, çeşitlendirme ve ücret minimizasyonu gibi sağlam ilkeleri benimserken piyasa zamanlaması gibi aktif yönetim stratejilerine şüpheyle yaklaşırlar. Son olarak, finansal tavsiyenin arkasındaki teşvikler ile ilgili şeffaflık, bilhassa düşük finansal okuryazarlığa sahip olanlar olmak üzere tüm yatırımcılar için çok önemlidir.

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.