Gary Gensler’in ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Başkanlığı Görev Süresine Dair Geriye Dönük Bir Bakış

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (Securities and Exchange Commission) Başkanı Gary Gensler yakın zamanda Başkan Trump Ocak ayında göreve başlamadan önce istifa edeceğini duyurdu. Gensler böylece yeni bir ABD Başkanı (President of the United States-POTUS) göreve geldiğinde SEC Başkanı’nın istifa etme geleneğini sürdürdü, böylece yeni Başkan kuruma damgasını vurabilirdi. Övgüye değer.

Gary Gensler’in Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu Başkanı olarak görev süresi, hırslı olmaktan başka bir şey değildi. Görev süresi boyunca, kripto para denetiminden çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişime ilişkin kamuyu aydınlatmaya [environmental, social, and governance (ESG) disclosures] kadar her şeye odaklanan agresif bir düzenleyici gündem izlemiştir. Gensler’in destekçileri bunu finans piyasalarının çok ihtiyaç duyulan bir modernizasyonu olarak görse de, daha yakından bir inceleme, yaklaşımının genellikle pratik, kanıta dayalı politika yapımından ziyade politikaya öncelik verdiğini ortaya koymaktadır.

  1. ESG Kamuyu Aydınlatma Zorunluluklarında Aşırılık

Gensler’in ayırt edici girişimlerinden biri, şirketlerin işyeri çeşitliliği ve çevresel etkiler hakkında raporlama yapma yükümlülükleri de dâhil olmak üzere genişletilmiş ESG kamuyu aydınlatmaları için yapılan baskıydı. Gensler bu önlemleri “yatırımcı talebine” bir yanıt olarak çerçevelendirdi. Peki, kanıt neredeydi?

Daha önce de belirttiğim gibi, yatırımcı tercihlerinin en iyi göstergesi anketler veya anekdot yorumları değil, oy kullanma davranışıdır. Yatırımcılar, ESG sorunları ile ilgili hissedar teklifleri hakkında oy kullanma fırsatı verildiğinde büyük ölçüde ilgisizlik gösterdiler. Örneğin 2020’de, işyeri çeşitliliği ile ilgili tekliflerin yalnızca bir avuç kadarı çoğunluk desteğini almış ve ortalama onay oranı sadece yüzde 32 olmuştur.

İster işyeri çeşitliliğinin ister çevresel yöneticiliğin değerli olduğunu düşünün, SEC’nin bu önerilerin yaygın yatırımcı talebiyle uyumlu olduğu iddiası en iyi ihtimalle şüpheliydi. Yatırımcılar bu konulara gerçekten öncelik vermiş olsaydı, genel kurul toplantılarında ESG önerilerine çok daha fazla destek görürdük. Bunun yerine, Gensler yatırımcı ilgisine yanıt verme kisvesi altında sıklıkla siyasi bir gündem gibi görünen şeyi ilerletniştir.

  1. Kripto Para Düzenlemesinde Belirsizlik

Gensler’in görev süresinin tartışmayla işaretlendiği bir diğer alan da kripto para düzenlemesiydi. Gensler, kripto paraları daha fazla düzenleyici kontrol altına alma niyetini kamuoyuna açıklamış, birçok token’ı menkul kıymet olarak etiketlemiş ve sektördeki büyük oyunculara karşı yaptırım eylemleri başlatmıştır.

Gensler yönetimindeki SEC, kripto para birimi konusunda açık yasal rehberlik oluşturmak için ABD Kongresi ile çalışmak yerine fiili politikayı belirlemek için büyük ölçüde yaptırıma güvenmiştir. Bu, düzenleyici aşırılık ve öngörülemezlik suçlamalarına yol açarak şirketlerin kurallardan emin olmadığı ve ABD’de inovasyona karşı giderek daha temkinli olduğu bir ortam yaratmıştır.

Gensler’in yaklaşımını eleştirenler, bu stratejinin gelişmekte olan kripto sektörünü boğduğunu, yatırımcıların ve şirketlerin ihtiyaç duyduğu düzenleyici netliği sağlamada başarısız olurken inovasyonu kıyı dışına ittiğini savunmuştur. SEC, büyümeyi ve hesap verebilirliği teşvik etmek yerine belirsizlik yoluyla hareket etmiş ve hem piyasaları hem de tüketicileri daha kötü durumda bırakmıştır.

  1. Şüpheli Gerekçelendirmelerin Bir Örneği

Bu sorunları birbirine bağlayan şey rahatsız edici bir örüntüydü: Gensler’in SEC’si eylemleri için sıklıkla şüpheli gerekçelere dayanıyordu. ESG kamuyu aydınlatmalarında, yatırımcı talebi incelemeye dayanamamıştır. Kripto yaptırımlarında, SEC yatırımcıları koruduğunu iddia etmiş, ancak eylemleri perakende katılımcılara çok az rehberlik ve daha az seçenek bırakmıştır.

Bu yaklaşım, Gensler’in liderlik tarzıyla ilgili daha geniş bir sorunun simgesiydi: pratik etkilerine yeterli önem verilmeden düzenleyici gücün genişletilmesine aşırı vurgu yapılması. Kendi başına düzenleme, işe yarayan bir düzenleme değildir.

  1. Kanıta Dayalı Politika Çağrısı

SEC, yatırımcıları koruma, adil piyasaları sürdürme ve sermaye oluşumunu teşvik etmede kritik bir rol oynar. Ancak etkili olmak için politikalarının kanıtlara dayanması ve piyasa katılımcılarının ihtiyaçlarıyla uyumlu olması gerekir. Gensler’in görev süresinde, sonuçlardan çok manşetlere, içerikten çok politikaya öncelik verilmiştir.

Daha iyi bir yol, siyasi eğilimlere değil, kanıtlanabilir yatırımcı ihtiyaçlarına yanıt veren pragmatik reformlara odaklanmak olurdu. Yürütme organından yasama yapmak için yaptırıma güvenmek yerine, eski düzenleyici çerçeveleri modernize etmek için Kongre ile çalışmak ve SEC’nin, korumaya çalıştığı pazarlara zarar verme riski taşıyan şekillerde aşırıya kaçmak yerine, yetkisinin sınırlarını kabul etmesi gerekirdi.

Gensler SEC’den ayrılırken, kurumun liderliği sırasında önceliklerinin hizmet verdiği yatırımcıların ve şirketlerin öncelikleriyle gerçekten uyumlu olup olmadığını düşünmekte fayda vardır. Çoğu durumda, cevap şu gibi görünüyor: hayır.

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.