Kripto Para Birimi ve İflas Yasalarının Kesişimi: Singapur, İdari Kolaylık Sınıflarının Oluşturulması Hadisesini Önceden Hazırlanmış Programlara Genişletiyor

1. Hadise ve Esasları

Bir şirketin, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) İflas Yasası’nın (United States Bankruptcy Code) 1122’nci maddesi kapsamında alacaklıları ile bir hazırlık/anlaşma planı önerdiği durumlarda; genel kural, sınıflandırılan alacakların veya menfaatlerin niteliğine göre sınıflandırılmasını gerektirmekte ve yalnızca dâhil edilen hak veya menfaatlerin, ilgili sınıfın diğer alacakları veya menfaatlerine büyük ölçüde benzer olması durumunda, alacakların veya menfaatlerin belirli bir sınıfa dâhil edilmesine izin vermektedir. Madde 1126 uyarınca da, bir alacaklılar sınıfı, bir planın, alacaklılar tarafından tutulan söz konusu sınıfın izin verilen alacaklarının miktarının en az üçte ikisini ve sayısının yarısından fazlasını içeren alacaklılar tarafından kabul edilmesi durumunda, bir planı kabul etmiş sayılmaktadır. Bir menfaat grubu, söz konusu planın, bu tür çıkar sahiplerinin elinde bulundurduğu mezkûr sınıfın izin verilen paylarının en az üçte ikisini elinde bulunduran bu tür alacakların sahipleri tarafından kabul edilmesi durumunda, bir planı kabul etmiş demektir. Madde 1122(b) ise, sırasıyla, bir anlaşmanın, mahkemenin iflas çerçevelerinde halk arasında borçlunun ‘kolaylık sınıfı/zümresi’ (convenience class) olarak da anılan ‘idari kolaylık’ (administrative convenience) açısından makul ve gerekli olarak onayladığı tutardan daha az veya bu tutara indirgenmiş her teminatsız alacaktan oluşan ayrı bir alacak sınıfı belirleyebileceğini öngörmektedir.

Bu sınıf, ‘kolaylık sınıfı’ statüsünün bir sonucu olarak, diğer teminatsız alacak sınıflarındaki daha büyük boyutlu muadilleri plan kapsamında tamamen farklı bir muameleye tabi tutulabilecek olsa da, genellikle hızlı bir şekilde tamamı nakit olarak ödenebilen, belirli bir eşik tutarının altındaki teminatsız taleplerden oluşur. Borçlular, çok sayıda küçük talebi, büyük taleplerle aynı şekilde işleme tabi tutmak zorunda kaldıkları takdirde, kendilerine yüklenecek olan idari külfeti hafifletmek için kolaylık sınıflarını kullanırlar.

2018 tarihli Singapur İflas, Yeniden Yapılanma ve Tasfiye Yasası’nın (Singapore’s Insolvency, Restructuring and Dissolution Act) 71. maddesi kapsamındaki “Re Zipmex Pte Ltd and other matters [2023] SGHC 88 (Zipmex)” davasında[1], Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi (General Division of the High Court of Singapore-SGHC) geçen yıl, gelişen kripto para birimi sektörü bağlamında iflas hukukunun incelikleriyle boğuşmak zorunda kalmıştır. Şirketler, moratoryumun uzatılmasını ve kripto para birimi alım satım işlemleri ile ilgili önerilen planların onaylanmasını istediler. Programlara yönelik genel kurul uygulaması sırasında, başvuru sahipleri, ‘Müşteri Alacaklıları Sınıfı’ (Customer Creditors class) içerisinde, 5 bin ABD dolarının altında alıkonulan varlıkları olan ve katılmadıkları sürece genel kurulun otomatik olarak dışında bırakılan müşterilerden oluşan bir ‘İdari Kolaylık Sınıfı’ (Administrative Convenience Class) oluşturmuşlardır. Anlaşmazlık, bu sınıfın oluşturulmasının izin verilebilirliği ve belirli müşterilerin ellerindeki varlıkların değerine bağlı olarak genel kurul sürecinden çıkarılmasının haklı olup olmadığı etrafında yoğunlaşmakta ve bu da planın onay sürecinde adalet ve şeffaflık konusunda endişeleri artırmaktadır. Bu, Singapur iflas yasaları çerçevesinde ‘idari kolaylık sınıfı’ kavramının tanınması açısından önemli bir karardır.

Zipmex Grubu, üzerinde çeşitli kripto para birimlerinin alınıp satıldığı, ‘Zipmex Uygulaması’ olarak bilinen bir uygulama aracılığıyla erişilebilen bir kripto para birimi platformu işletmektedir. Zipmex Grubu, alacaklı havuzunun önemli bir kısmının oldukça küçük alacaklı müşterilerden oluşması nedeniyle bir zorlukla karşı karşıya kalmıştır. Çok küçük bir alacaklı grubu borcun değerinde büyük çoğunluğu elinde bulundursa bile, ‘Zipmex’in müşteri alacaklıları personel sayısı koşulunun belirlenmesinden tek başına sorumlu olacaktı.

Uygulamada bu, Zipmex’in önceden hazırlanmış planı hayata geçirmek için ya önceden hazırlanmış planı tamamen atlayıp düzenli bir plan toplantısı yapması ya da kilitleme veya yazılı taahhütler yoluyla küçük talepleri olan müşterilerin çoğunluğunun onayını alması gerektiği anlamına geliyordu. Her iki strateji de çok büyük bir idari çaba gerektirecek, orantısız derecede pahalı olacak ve muhtemelen uygulama güvencesini azaltacaktı. Çözüm olarak Zipmex Grubu bir idari kolaylık sınıfı oluşturulmasını önerdi.

Zipmex Grubu, bu önceden hazırlanmış anlaşma planı için Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi’nin onayını istedi. Mahkeme, Zipmex Grubu’nun, ABD içtihatları ve İflas Yasası öncesi ABD iflas davalarındaki tarihsel uygulamalarla paralellikler kurarak bir idari kolaylık sınıfı oluşturma önerisini ele aldı. Böyle bir sınıfın ardındaki mantığı değerlendirdi ve idari verimliliği alacaklılara karşı adaletle dengeleme ihtiyacını vurguladı. İlk çekincelere rağmen Mahkeme, özellikle kripto para birimi sektöründeki karmaşık yeniden yapılandırma senaryolarında alacaklı sınıflandırması ve genel kurul prosedürlerini kolaylaştırmanın pratik gerekliliğini kabul etti.

Düşük değerli alacaklılardan oluşan idari kolaylık sınıflarının oluşturulması, yeniden yapılandırma kuruluşları üzerindeki idari yükün azaltılmasını amaçlamaktadır. Ayrıca, çok sayıda temsil edilmeyen alacaklıya sahip kripto varlıklarla uğraşan potansiyel başvuru sahiplerinin yararına, sıkıcı ve karmaşık davalar yerine önceden hazırlanmış planlar kapsamında katılım tercih edilmektedir. Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi, idari kolaylık sınıfının kullanımını onaylayan önceden hazırlanmış anlaşma planlarını onaylamıştır. Mahkeme, 2018 tarihli İflas, Yeniden Yapılanma ve Tasfiye Yasası’nın 71. maddesinde[2] belirtilen önkoşulların usulüne uygun olarak yerine getirilmiş olmasından duyduğu memnuniyeti de teyit etmiştir. Bu önkoşullar, ilgili bilgilerin kamuya açıklanmasını ve sanal oy cetvelinde yasal çoğunluk koşullarının sağlanmasını kapsıyordu. Mahkeme, 1967 tarihli Şirketler Yasası’nın 210. maddesi[3] kapsamındaki alakalı içtihatlara atıfta bulunarak, özellikle “Re DSG Asia Holdings Pte Ltd [2021] SGHC 209” kararına[4] atıfta bulunarak, program alacaklılarını uygun şekilde sınıflandırmanın öneminin altını çizmiştir. Mahkeme tarafından yapılan bu analizde, yeniden yapılandırma planlarının onaylanması, yasal hükümlere uyulması ve usul adaletinin sağlanması konusunda yasal koşulları ve emsalleri titizlikle dikkate aldığı vurgulanmaktadır.

Başvuranlar, idari kolaylık sınıfının oluşturulmasını savunurken, ABD İflas Yasası’nı çevreleyen içtihatlardan yararlanmışlardır. Bu uygulama, iflas öncesi Yasa içtihatlarının daha küçük alacakların ayrılmasına izin verdiği, dolayısıyla bunların tam olarak ödenmesini kolaylaştırdığı ve yeniden yapılanma kurumunun idari yüklerini hafiflettiği tarihsel emsalleri yansıtmaktadır. Başvuranlar, bu uygulamanın, borçlu şirketlerin taleplerini tam olarak karşılayarak daha küçük alacaklıları hariç tutmayı tercih edebildiği kuruluşların yeniden yapılandırılması üzerindeki idari yüklerin hafifletilmesi hedefiyle uyumlu olduğunu ileri sürmüşlerdir. Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi de, Yasa öncesi ABD davalarını ve bu tür sınıfların oluşturulmasının ardındaki mantığı değerlendirmiş ve borçlunun varlığı ve diğer alacaklılar için idareyi kolaylaştırmanın faydalarını vurgulamıştır.

Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi, ABD içtihatlarının uygunluğunu kabul etmesine rağmen, gerekçenin Singapur bağlamında daha az uygulanabilir olduğunu değerlendirmiştir. Ancak, ABD içtihat hukukunun sağladığı örneği kabul ederek, yeniden yapılandırma süreçlerinin etkinliğini ve fizibilitesini sağlamak için zaman zaman katı haklardan ve hakkaniyetten ödün vermenin zaruretini vurgulamıştır. Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi, önemli sayıda alacaklıyı kapsayan bir anket veya genel kurul uygulamasının pratik olmadığını özellikle vurgulayarak, gereksiz önyargıların azaltılması ihtiyacını da ifade etmiştir. Mahkeme, başvuranların tam ödeme ve idari kolaylık sınıfındaki alacaklılara istenirse oy kullanma fırsatı gibi karşılıksız hükümlerini önyargıya karşı önemli güvenceler olarak değerlendirmiştir.

İdari kolaylık sınıfını onaylamak için yasal bir temele duyulan ihtiyacı ele alan Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi, 1967 tarihli Şirketler Yasası’nın 210(3AB) maddesine[5] başvurmuştur. Mahkeme, ilgili hükümleri öne sürerek ve mevzuatın amacını yorumlayarak, yeniden yapılandırma sürecindeki pratik kaygıları ele alırken yasal koşullara uyumu sağlayarak kararının hukuki temelini oluşturmuştur. Mahkeme özellikle, alacaklıların haklarına gereğinden fazla zarar vermeden etkililik ve fizibilite arasında denge kurmanın gerekliliğini ve yeniden yapılanma işlemlerinde adalet ve hakkaniyet ihtiyacını vurgulamıştır. Bu hükümler, Mahkeme aksi yönde bir karar vermediği sürece, bir planın alacaklıların çoğunluğunun onayının gerekli olduğunu belirtmektedir. Bu yasal takdir yetkisinden yararlanan Mahkeme, idari kolaylık sınıfı alacaklılarının olumlu rızası olmadan bile önceden hazırlanmış planın onaylanmasına olanak tanıyarak kişi sayısı şartından feragat etme yetkisini ileri sürmüştür. Bu hukuki yorum, Mahkemenin usul koşulları, iflas işlemlerinin uygulanabilirliği ile uyumlu olacak şekilde uyarlama ve yeniden yapılandırma çabalarında adaleti ve etkililiği sağlama yetkisini teyit etmiştir.

2. Sonuç

İdari kolaylık sınıfının tanınması, özellikle borçlu kuruluşların varlıkları belirli bir eşiğin altında tutan çok sayıda kullanıcı veya hesap sahibiyle rekabet edebileceği kripto para birimi gibi sektörlerde, yeniden yapılandırmanın karmaşıklıklarını aşmak için değerli bir mekanizma sunmaktadır. Singapur Yüksek Mahkemesi Genel Dairesi’nin bu davadaki böyle bir sınıfın oluşturulmasını onaylayan kararı, iflas işlemlerine pragmatik bir yaklaşım sergileyerek usul adaletinden ödün vermeden verimliliği garanti etmektedir. Mahkeme, zamana duyarlı piyasa koşullarının gerekliliklerine uygun olarak, binlerce alacaklıyı kapsayan hantal bir genel kurul uygulaması koşulundan kaçınarak yeniden yapılandırma sürecini hızlandırmıştır. Ancak, her bir dava kendi esasına göre değerlendirileceğinden, borçluların idari uygunluk sınıfları için otomatik onay varsayımında dikkatli olmaları gerekmektedir. Bununla birlikte, bu karardan çıkarılan önemli dersler, alacaklılar için adil muamelenin öneminin ve karmaşık yeniden yapılandırma senaryolarının gelişen taleplerini karşılamak için yasal çerçevelerin uyarlanmasının zorunluluğunun altını çizmektedir. Özetle bu karar, Singapur’un hukuk sisteminin, karmaşık borç yeniden yapılandırma çabaları konusunda sürekli gelişen ticari işletmelerin pratik ihtiyaçlarına uyum sağlama ve cevap verme yeteneğinin altını çizmektedir.

[1] <https://www.elitigation.sg/gd/s/2023_SGHC_88>

[2] <https://sso.agc.gov.sg/Act/IRDA2018?ProvIds=P15-#pr71->

[3] <https://sso.agc.gov.sg/Act/CoA1967?ProvIds=P17-#pr210->

[4] <https://www.elitigation.sg/gd/s/2021_SGHC_209>

[5] <https://sso.agc.gov.sg/Act/CoA1967?ProvIds=P17-#pr210->

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.