Küresel ticaret dünyası benzeri görülmemiş bir bozulma dönemi yaşıyor. Geleneksel rotalar ve zaman çizelgeleri kargaşa içinde, uluslararası ticaretin iyi yağlanmış makinelerine bir İngiliz anahtarı atıyor. Bu kesintilerin yalnızca lojistik ve teslimat süreleri üzerinde değil, aynı zamanda kurumlar vergisi sonuçları üzerinde de önemli bir etkisi vardır. Bu faktörler arasındaki etkileşimi anlamak, çokuluslu şirketlerdeki vergi ve ticaret profesyonelleri için çok önemlidir.
1. Süveyş bilmecesi ve Panama çıkmazı
Bu aksaklıkların başında iki önemli geçiş noktası olan Süveyş Kanalı ve Panama Kanalı gelir. Süveyş Kanalı, Kızıldeniz’deki Husi saldırıları nedeniyle güvenlik endişeleriyle karşı karşıya kalmakta ve bu da Maersk gibi şirketlerin daha uzun olan Ümit Burnu üzerinden yeniden rota değiştirmesine neden olmakta ve yakıt maliyetlerini ve teslimat sürelerini artırmaktadır. Panama Kanalı ise iklim değişikliğinin neden olduğu su kıtlığıyla boğuşmakta; gemi boyutu ve transit sayısındaki bu sınırlama, kapasiteyi azaltmakta ve potansiyel gecikmelere neden olmaktadır.
2. Ticaret akışının kesintiye uğramasının vergisel etkileri
Bu kesintilerin çokuluslu şirketler açısından çeşitli vergi sonuçları bulunmaktadır:
- Transfer fiyatlandırması (transfer pricing): Yeniden yönlendirme veya yakın destek nedeniyle kaynak bulma stratejilerindeki değişiklikler, transfer fiyatlandırması modellerini etkileyebilir. Şirketlerin farklı ülkelerdeki ilişkili kuruluşlar arasındaki işlemlerde emsallere uygunluk ilkesini (arm’s length principle) yeniden değerlendirmesi gerekebilir.
- Kârın tanınma vakti (profit attribution): Teslimat sürelerindeki gecikmeler, kârların vergi amaçlı muhasebeleştirilmesini etkileyebilir ve vergi makamları, kargo hareketinin kesintiye uğramasını göz önünde bulundurarak kârın tanınmasının zamanlamasını inceleyebilir.
- Maddi olmayan varlıklar (intangible property): Üretim yerlerinin değiştirilmesi, fikri mülkiyetin (intellectual property) konumunu ve ilgili vergi sonuçlarını etkileyebilir. Bu minvalde, Araştırma ve Geliştirme (research and development) faaliyetlerinin konumu ve fikri mülkiyetin kayıtlı olduğu yerin yeniden değerlendirilmesi gerekebilir.
- Stopaj temelli vergiler (withholding taxes): Kaynak konumlarındaki değişiklikler, telif hakları, temettü ve ilgili kuruluşlar arasındaki diğer ödemeler üzerindeki stopaj temelli verginin uygulanmasını değiştirebilir.
- Gümrük vergileri ve gümrük tarifeleri (customs duties & tariffs): Kargonun alternatif yollardan yeniden yönlendirilmesi, malları yeni yetki alanına bağlı olarak ilave gümrük vergilerine veya gümrük tarifelerine maruz bırakabilir. Bu potansiyel maliyetleri anlamak çok önemlidir.
3. Çin-Tayvan faktörü
Çin ile Tayvan arasında devam eden gerilimler, karmaşıklığa yeni bir katman daha eklemektedir. Pek çok şirket, belirli bileşenler veya nihai ürünler için Tayvan üretimine güvenmektedir. Bu çatışmadaki herhangi bir sıçrama, tedarik zincirlerini daha da bozabilir ve şirketleri kaynak bulma stratejilerini çeşitlendirmeye zorlayabilir. Bunun da üretim yerlerindeki potansiyel değişimler ile ilişkili vergi sonuçları olacaktır.
4. Kurumlar vergisi planlama stratejileri
Vergi ve ticaret uzmanları, proaktif stratejiler uygulayarak şirketlerin bu çalkantılı sularda yol almalarına yardımcı olabilir:
- Senaryo planlaması (scenario planning): Kaynak bulma, yönlendirme ve teslimat zaman çizelgelerindeki değişiklikler de dâhil olmak üzere farklı kesinti senaryolarının maliyet ve vergi etkisini değerlendirmek için simülasyonlar gerçekleştirilmelidir.
- Sürekli izleme (continuous monitoring): Küresel ticaret akışını etkileyebilecek jeopolitik gelişmeler, güvenlik riskleri ve gelişen ticaret politikaları hakkında bilgi sahibi olunmalıdır.
- Vergi antlaşması analizi (tax treaty analysis): Vergi avantajlarını optimize etmek ve potansiyel çifte vergilendirmeyi en aza indirmek için tedarik zincirinde yer alan ülkeler arasındaki ilgili vergi antlaşmaları gözden geçirilmelidir.
- Transfer fiyatlandırması belgeleri (transfer pricing documentation): Kaynak sağlama veya üretim yerlerindeki değişiklikleri yansıtan güçlü transfer fiyatlandırması belgeleri korunmalıdır. Bu belgeler, potansiyel vergi ve ticari uygunluk denetimleri sırasında kritik öneme sahiptir.
- İletişim ve işbirliği (communication & collaboration): Ticaret kesintilerinin vergi etkilerinin bütünsel bir şekilde anlaşılmasını sağlamak için vergi, ticaret uyumu, lojistik ve finans departmanları arasındaki açık iletişim teşvik edilmelidir.
5. Gelecekteki küresel ticaret anlaşmazlıklarına karşı dayanıklılık oluşturulması
Bu aksaklıklardan kurtulmanın anahtarı, kuşkusuz dayanıklı bir tedarik zinciri oluşturmaktır. İşte kısa bir yapılabilecekler listesi:
- Kaynak kullanımının çeşitlendirilmesi (diversify sourcing): Malzemeler veya bileşenler için tek bir kaynağa güvenilmemeli ve kaynaklar farklı konumlara yayılmalıdır.
- Teknolojiye yatırım yapılması (invest in technology): Gönderileri izlemek ve aksaklıklara anında müdahale etmek için gerçek zamanlı kargo takip teknolojisinden yararlanılmalıdır.
- Güçlü tedarikçi ilişkileri (strong supplier relationships): Alternatif tedarikçiler ile güçlü ilişkiler kurulmalı, böylece birincil kaynakta kesintilerle karşılaşıldığında seçenekler doğar.
Kurumsal küresel ticaret uyumu direktörleri, vergi uzmanları ile birlikte çalışarak ve bu stratejileri uygulayarak aksaklıkların üstesinden gelebilir ve şirketlerinin sürekli gelişen küresel ticaret ortamında vergi uyumlu kalmasını sağlayabilir.
Şirketlerin, küresel ticaretteki aksaklıkların karmaşıklığı ve bunlarla bağlantılı vergi sonuçlarıyla baş ederken, süreçleri kolaylaştıracak ve uyumu garanti altına alabilecek kapsamlı çözümler benimsemesi gerekmektedir.
* Bu konuda bkz. “Yavuz Akbulak [Türkçeye Çeviren], ‘Küresel Üretim ve Tedarik Zinciri Riskleri’: Önde Gelen Şirketlerle Yapılan Bir Anketten Elde Edilen Bulgular, Legal Blog, 09 Kasım 2023”; “Yavuz Akbulak [Türkçeye Çeviren], ‘Tedarik Zinciri Sorunlarının Yönetilmesi ve Riskin Azaltılması’ Üzerine, Legal Blog, 26 Ocak 2024”.
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.