Müşteri Tanıma ve Kara Para Aklamayla Mücadeleye İlişkin Yasal Uyum Adımları

Finans sektöründe, müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele (know your customer and anti-money laundering) kısaltmaları; bankaların ve diğer finansal kuruluşların müşteri meşruiyetini doğrulamak ve kurumu ve müşterilerini dolandırıcılık, yolsuzluk, kara para aklama, terörün finansmanı ve diğer mali suçlardan korumak için kullandıkları “müşteri tanıma” ve “kara para aklamayı önleme” protokollerini ifade eder.

Müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele uygulamaları hem gerekli hem de zorunludur. Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD), Banka Gizlilik Yasası (Bank Secrecy Act), finansal kuruluşların çok çeşitli politikalar, prosedürler ve kontroller içeren sürekli bir müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele programı geliştirmesini ve sürdürmesini gerektirmektedir. Ayrıca, çoğu büyük bankacılık ülkesinin [örneğin, Avrupa Birliği (AB), Birleşik Krallık (İngiltere), Avustralya, Kanada, Meksika, Japonya, Hindistan, Brezilya vb.] de kendi müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele kuralları ve yasal uyum koşulları vardır.

1. Uyum Sorumluluğu [a responsibility to comply]

Müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele düzenlemelerine uymamak yalnızca pahalı cezalar ve itibar kaybı riskini beraberinde getirmekle kalmaz. Yetersiz müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele denetimi, örneğin suç unsurlarının bir kurumun prosedürlerindeki zayıflıklardan faydalanmada başarılı olması ve tespit edilmeden faaliyet göstermesine izin verilmesi durumunda, bir finansal kurumu da sekteye uğratabilir.

Her durumda, müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele yükümlülüklerine uyma sorumluluğu genellikle özel bir risk ve yasal uyum direktörünün ve/veya ekibinin omuzlarındadır. Bu kişiler yeni bir müşteri başvurduğunda, başvuru sahibinin kimliğini belirlemek ve doğrulamak için gereken incelemeyi yürütmek, ortaya çıkarabilecekleri şüpheli bilgi veya davranışları ilgili makamlara bildirmek ve müşteri kayıtlarını tutmakla görevli kişilerdir.

2. Müşteri Tanımaya Başlamak İçin Gerekli Adımlar [essential steps for know your customer onboarding]

Etkili durum tespiti, kapsamlı müşteri tanıma katılım protokolleriyle başlar. Müşteri tanımaya katılım durum tespiti için en iyi uygulamalar genellikle şu beş adımla başlar:

Adım 1: Müşteri tanımlama programı (customer identification program)

Banka Gizlilik Yasası uyarınca, finansal kuruluşların, müşteri tarafından sağlanan bilgilerin doğrulanmasına odaklanan genel bir müşteri tanıma programının parçası olan bir müşteri tanımlama programına sahip olması gerekir.

Yeni bir müşteri ekibe katıldığında, bir müşteri tanımlama programının asgari gereksinimleri başvuranın adını, adresini, doğum tarihini ve sosyal güvenlik numarasını veya diğer hükümet tarafından verilen kimlik numaralarını toplamaktır. Ayrıca başvuranın adı, başvuranın herhangi bir yaptırıma veya diğer yasal kısıtlamalara tabi olup olmadığını belirlemek için küresel yaptırım listeleri ve siyasi açıdan öne çıkan kişiler (politically exposed persons) veri tabanlarıyla karşılaştırılmalıdır.

İşletmeler için, kurumsal/işletme tescil belgeleri, şirketin tescil numarası (company’s registration number) ve işletmenin sahiplerinin ve üst düzey yönetim çalışanlarının adlarını içeren nihai gerçek yararlanıcı/intifa hakkı sahibi (ultimate beneficial ownership) bilgileri dâhil olmak üzere bazı ilave bilgiler gereklidir.

Adım 2: Müşteri durum tespiti (Customer Due Diligence-CDD)

Müşteri durum tespiti, teknik olarak müşteri tanımlama programının bir parçası değildir ancak müşteriler hakkında ek bilgilerin toplandığı ve değerlendirildiği süreçtir. Genel olarak müşteri durum tespitinin amacı, finans kuruluşlarının müşterilerinin işinin doğasını daha iyi anlamalarına ve yasa dışı faaliyetlere katılım da dâhil olmak üzere olası riskleri değerlendirmelerine yardımcı olmaktır.

Adım 3: Gelişmiş durum tespiti (Enhanced Due Diligence)

Müşteri durum tespiti süreci, ilave risk teşkil edebilecek olağandışı veya şüpheli herhangi bir şeyi ortaya çıkarırsa, gelişmiş durum tespiti adı verilen başka bir araştırma düzeyi gerekli olabilir.

Gelişmiş durum tespiti, yüksek riskli müşterileri hedef alır ve yasa dışı faaliyete katılımı gösterebilecek davranış veya kalıpları açıklığa kavuşturmayı veya yakalamayı amaçlamaktadır. Bir müşterinin gelişmiş durum tespitine ihtiyaç duymasının birçok nedeni vardır. Bunlar arasında aşağıdaki müşteriler bulunmaktadır:

  • Yaptırım uygulanan ülkelerden geliyor.
  • Bir dizi paravan şirket aracılığıyla mülkiyeti gizleme söz konusudur.
  • Olağandışı işlem modelleri sergileme söz konusudur.
  • Yasa dışı faaliyetlere yatkın endüstrilerde (örneğin, kripto para birimi, kumar, bazı uluslararası ticaret türleri) yer alanlardır.
  • Şüpheli bir finansal geçmişe sahip olma durumu vardır.
  • Başta kara para aklama veya terörün finansmanı olmak üzere yasa dışı faaliyetlere karıştığı bilinen kişi veya işletmelerle bir şekilde ilişkili olanlardır.
  • Geçmişte ticari uyumsuzluk nedeniyle cezalandırılmış veya para cezasına çarptırılmış olma durumu vardır.
  • Bildiremedikleri ödenmemiş borçları veya hacizleri vardır.

Müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele her zaman kolay değildir. Standart müşteri durum tespitinden farklı olarak gelişmiş durum tespiti, saha ziyaretlerini, röportajları ve mahkeme kayıtlarını, uluslararası şirket kayıtlarını ve yaptırım listelerini tarayabilen ve standart müşteri durum tespiti uygulamalarından kaçabilecek belgelerin ve kimlik verilerinin kimliğini doğrulayabilen gelişmiş arama araçlarını içeren derinlemesine araştırmaları içerebilir. Çünkü müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele kurallarına uyum esas olsa da her zaman kolay olmamaktadır.

Örneğin, yeni bir ticari müşteriyi işe alırken, çoğu müşteri tanıma ve kara para aklamayla mücadele politikası, finansal kurumların, işletmenin meşruiyetini ve sahiplerinin kimliklerini doğrulayan bilgileri toplamasını gerektirmektedir. Bununla birlikte, bir finansal kuruluşun durum tespiti prosedürleri ne kadar kapsamlı olursa olsun, özellikle başvuru sahibinin suçlayıcı bilgileri kasıtlı olarak saklamaya çalışması durumunda belirli türdeki bilgileri (örneğin intifa hakkı sahibi açıklamaları veya şüpheli aktörler ile ilişkiler) elde etmek zor olabilir.

3. Kara Para Aklamayla Mücadele Stratejilerinin Uygulanması [implementing anti-money laundering strategies]

Adım 4: Sürekli izleme (continuous monitoring)

Durum tespiti ihtiyacı, müşteri sisteme dâhil edildiğinde bitmez. Kurumu korumak amacıyla, yasal uyumun sürekliliğini sağlamak ve şüpheli etkinlikleri, özellikle kara para aklama, terörün finansmanı veya finansal dolandırıcılıkla bağlantılı etkinlikleri tespit etmek için sürekli izleme gereklidir.

Aslında kara para aklamayla mücadele prosedürleri, aktif hesaplardaki suç ve/veya dolandırıcılık davranışlarını tespit etmek ve caydırmak için özel olarak tasarlanmış olmaları bakımından müşteri tanıma protokollerinden farklıdır. Sonuçta, bir kurumu dolandırmak isteyen ancak henüz bunu yapmamış bir müşteriyi tespit etmek zor olabilir, oysa dolandırıcılık yapan bir müşteri, tespit edilebilecek ve soruşturulabilecek bir veri izi bırakır.

Adım 5: Raporlama/Bildirim ve yasal uyum (reporting and compliance)

Müşteri tanıma prosedürleri sırasında herhangi bir şüpheli veya anormal faaliyetin ortaya çıkarılması durumunda Banka Gizlilik Yasası, finans kuruluşlarının ABD Mali Suçları Uygulama Ağı’na (Financial Crimes Enforcement Network-FinCEN) bir Şüpheli İşlem/Faaliyet Raporu (Suspicious Activity Report) göndermesini zorunlu kılar. FinCEN, Şüpheli İşlem/Faaliyet Raporlarını araştırmakta olup; 01 Ocak 2024 tarihi itibarıyla, uygun finansal kuruluşların yakında potansiyel yeni müşteriler tarafından sağlanan bilgileri doğrulamak için kullanabileceği kurumsal gerçek yararlanıcı/intifa hakkı sahibi bilgileri veritabanını derlemeye başlamıştır; ancak 2024’ten önce kurulan şirketlerin kaydolması için hâlâ 01 Ocak 2025 tarihine kadar süreleri vardır.

Her durumda, hem kurumun güvenliği hem de olası bir denetim veya soruşturmaya yardımcı olmak için değişen düzenlemelere ayak uydurma ve güncel müşteri kayıtlarını tutma ihtiyacı kadar Şüpheli İşlem/Faaliyet Raporlarının zamanında raporlanması da önemlidir.

4. Devam Eden Yasal Uyum ve Mevzuatla İlgili Endişeler [ongoing compliance and regulatory concerns]

En iyi uygulamalar mevcut olsa bile, yasal uyum profesyonellerinin her zaman sürekli değişen düzenleme ortamına ayak uydurmaya çalışmaları ve taktikleri uyum sağlamaya ve gelişmeye devam eden dolandırıcılara ve suçlulara karşı sürekli tetikte olmaları gerekir.

Örneğin şu anda yapay zekânın suç teşkil eden kullanımı, bankacılık sisteminin dayandığı kimlik doğrulamanın temel ilkelerini tehdit etmektedir. Aynı zamanda yasa koyucular yapay zekânın nasıl düzenleneceğini tartışırken, yeni yapay zekâ teknolojileri sonuçta bankacılık sisteminin yapay zekâyı silah haline getirenlere karşı en iyi savunması olabilir.

Aynı şekilde, Rusya/Ukrayna, İsrail/Gazze, Sudan, Myanmar, İran vb. gibi dünyanın dört bir yanında patlak veren bölgesel çatışmalar, yaptırım listelerinin ve terörist izleme listelerinin sürekli güncellenmesi anlamına gelmektedir. Yasal uyum profesyonellerinin ayrıca suçluların finansal sistemdeki güvenlik açıklarından yararlanmak için kripto para birimlerini, paravan şirketleri, yaratıcı kara para aklama planlarını ve diğer taktikleri nasıl kullandıklarını da takip etmeleri gerekmektedir.

Yavuz Akbulak
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
• Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
• Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
• Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte),
• Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve
• Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte)
başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
• Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003),
• Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004)
ile
• Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II;
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021);
• Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021);
• Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022);
• Ticari Mevzuat Notları (2022);
• Bilimsel Araştırmalar (2022);
• Hukuki İncelemeler (2023);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024);
• Hukuka Giriş (2024);
• İşletme, Pazarlama ve Hukuk Yazıları (2024),
• İnterdisipliner Çalışmalar (e-Kitap, 2025)
başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 3 bini aşkın Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.