Ticari Davaların Küçük İşletmeler Üzerindeki Etkisi

Giriş

Ticari davalar her işletmeyi önemli ölçüde etkileyebilir, ancak küçük işletmeler sınırlı kaynakları ve daha dar kâr marjları nedeniyle özellikle savunmasızdır. Hukuki anlaşmazlıklar operasyonları aksatabilir, finansal rezervleri tüketebilir ve itibara zarar verebilir. Ticari davaların küçük işletmeler üzerindeki potansiyel etkilerini anlamak, sahiplerin ve yöneticilerin bu zorluklarla etkili bir şekilde başa çıkabilmeleri için çok önemlidir.

1. Finansal Sıkıntı/Zorlanma (financial strain): Ticari davaların küçük işletmeler üzerindeki en acil ve fark edilebilir etkilerinden biri finansal sıkıntıdır. Hukuki ücretler hızla artabilir ve küçük işletmeler genellikle daha büyük şirketlerin sahip olduğu mali güvenceden yoksundur. Davayla ilişkili maliyetler arasında avukat ücretleri, mahkeme masrafları ve delil toplama ve uzman tanıklığı ile ilgili masraflar bulunur. Bir işletme davayı kazansa bile, davanın finansal yükü ezici olabilir. Bazı durumlarda, bu maliyetler küçük bir işletmeyi finansal sıkıntıya veya hatta iflasa sürükleyebilir.

2. Operasyonların Kesintiye Uğraması (disruption of operations): Davalar küçük bir işletmenin günlük operasyonlarını aksatabilir. İşletme sahipleri ve kilit çalışanlar, yasal işlemlere hazırlanmak ve katılmak için önemli miktarda zaman harcamak zorunda kalabilir ve bu da dikkatlerini işletmeyi yönetmekten uzaklaştırabilir. Bu dikkat dağıtma, üretkenliğin azalmasına, fırsatların kaçırılmasına ve genel olarak iş performansında düşüşe yol açabilir. Dahası, davalar ile ilişkili stres ve belirsizlik çalışanların moralini ve genel iş yeri atmosferini olumsuz etkileyebilir.

3. İtibar Kaybı/Hasarı (reputational damage): Ticari davaların itibar üzerindeki etkisi küçük işletmeler için ciddi olabilir. Hukuki anlaşmazlıklar olumsuz tanıtım çekebilir ve bu da işletmenin markasına ve müşteri ilişkilerine zarar verebilir. Günümüzün dijital çağında, dava haberleri sosyal medya ve çevrimiçi incelemeler yoluyla hızla yayılabilir ve potansiyel olarak müşteri ve ortak kaybına yol açabilir.

4. İlişki Gerginliği (relationship strain): Ticari davalar genellikle ortaklar, tedarikçiler veya müşteriler gibi önemli paydaşlarla anlaşmazlıkları içerir. Davaların çekişmeli doğası bu önemli ilişkileri zorlayabilir veya hatta koparabilir. Sıkı sıkıya bağlı ağlara ve kişisel ilişkilere büyük ölçüde güvenen küçük işletmeler için bu özellikle zararlı olabilir. Uzun vadeli başarı için olumlu iş ilişkilerini sürdürmek çok önemlidir ve davalar güveni ve iyi niyeti korumayı zorlaştırabilir.

5. Fırsat Maliyetleri (opportunity costs): Davaya girmek, küçük işletmelerin büyüme ve gelişmeye yatırılabilecek kaynakları (zaman, para ve dikkat) tahsis etmesi gerektiği anlamına gelir. Davanın fırsat maliyetleri arasında ertelenen veya terk edilen projeler, gecikmiş genişleme planları ve inovasyona yapılan yatırımın azaltılması yer alabilir. Sınırlı kaynaklarla faaliyet gösteren küçük işletmeler için bu fırsat maliyetleri büyümeyi ve rekabet gücünü engelleyebilir.

6. Etkiyi Azaltmak (mitigating the impact): Ticari davaların etkisi ciddi olabilse de, küçük işletmeler bu etkileri hafifletmek için adımlar atabilir. Proaktif önlemler şunları içerir:

  • Güçlü sözleşmelerin uygulanması (implementing strong contracts): Açık yazılmış sözleşmeler, anlaşmazlıkların önlenmesine yardımcı olabilir ve ortaya çıkması halinde anlaşmazlıkların çözümü için sağlam bir temel oluşturabilir.
  • Hukuki danışmanlık alınması (seeking legal counsel): Uyuşmazlıklar tırmanmadan önce bir avukata danışmak, küçük işletmelerin hukuki zorluklarla daha etkili bir şekilde başa çıkmalarına yardımcı olabilir.
  • Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yollarının (Alternative Dispute Resolution) keşfedilmesi: Arabuluculuk ve tahkim, geleneksel davalara göre daha uygun maliyetli ve daha az çekişmeli alternatifler sunabilir.
  • Uygun dokümantasyonun tutulması (maintaining proper documentation): Ayrıntılı kayıtların tutulması, bir anlaşmazlık ortaya çıktığında önemli kanıt sağlayabilir ve potansiyel olarak işletmenin konumunu güçlendirebilir.

Sonuç

Ticari davalar, küçük işletmeler için önemli zorluklar ortaya çıkarır ve finansmanlarını, operasyonlarını, itibarlarını ve ilişkilerini etkiler. Bu potansiyel etkileri anlayarak ve proaktif önlemler alarak, küçük işletmeler yasal anlaşmazlıkları daha iyi yönetebilir ve çıkarlarını koruyabilir. Etkili risk yönetimi, yasal hazırlık ve stratejik karar alma, ticari davaların olumsuz etkilerini en aza indirmek ve işletmenin uzun vadeli başarısını sağlamak için önemlidir.

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.