Yapay Zekâ Vergicilik Mesleğini Nasıl Etkileyecek?*

“Yılanın ısırdığı kişi, siyah ipten bile korkarmış.” [Afgan Atasözü]

Yapay zekâ (artificial intelligence), vergicilik profesyonellerinin çalışma şeklini ve müşterilerine sundukları değeri yeniden şekillendiren mevcut bir gerçekliktir. ‘Profesyonellerin Geleceği’ (Future of Professionals) başlıklı yeni bir rapordaki temel bulgular, yapay zekânın vergi/vergicilik mesleğinde insan yeteneğini nasıl geliştirebileceğini ve güçlendirebileceğini, stratejik rehberlik sağlama, yeni fırsatlar yaratma ve her zamankinden daha fazla değer sunma konusunda yeni nesil danışmanları nasıl güçlendirebileceğini gösteriyor.

Yapay zekâ vergi uzmanı tavsiyesinde nasıl değişiklik yaratabilir?

Yapay zekâ, daha etkili ve daha hızlı müşteri iletişimi ve hizmetinin yanı sıra müşterilere stratejik iş rehberliği sağlamada iyileştirmeler gibi üretkenlik ve iç verimlilik kazanımları için fırsatlar yaratabilir. Ancak bu fırsatlar gerçek dönüşümü gerçekleştirmek için yeterli değildir. Bu araştırmaya göre gerçek dönüşüm, vergi profesyonellerinin çalışma biçiminde ve yaptıkları işte köklü değişiklikleri içerecektir. Buna ek olarak, bu yapısal ve organizasyonel değişiklikleri oluşturmadaki liderliğin, ekiplerin becerilerini geliştirmeleri ve danışman rollerini nasıl yeniden tasarlayabilecekleri, müşteri için nasıl yeni değer yaratabilecekleri ve her zamankinden daha fazla değer sunabilecekleri konusunda stratejik düşünmeleri için gerekli koşulları yaratması gerekecektir.

Vergi profesyonellerinin en yaygın isteklendirmeyi/motivasyonu, iç ve dış müşterilerine yüksek nitelikli tavsiyeler sunmaktır. Yapay zekâ, bunu yapma yeteneklerinde bir adım değişiklik yaratabilir. Sıradan görevlerin otomasyonu, yalnızca daha üst düzey görevlere odaklanmak için zaman kazandırmayacak, aynı zamanda vergi profesyonelleri, henüz hayal bile edilemeyecek şekillerde değer sunmak için yapay zekâ araçlarını kullanmanın yaratıcı yollarını bulacaktır.

Yeni kariyer ufukları ve alışılmadık referanslar

Yapay zekâ aynı zamanda hem geleneksel hem de geleneksel olmayan vergi profesyonelleri için yeni fırsatlar yaratarak rolleri ve kariyer yollarını da etkileyecektir. Söz konusu araştırma, daha yüksek değerli işler için giderek daha fazla bant genişliğinin serbest bırakılacağını, böylece müşterilerinin stratejik danışmanlık ihtiyaçlarını karşılama ve vergi uzmanlarının becerilerinin daha değerli olacağı işlere odaklanma olanağı sağlanacağını gösteriyor. Ankete katılanların çoğu, hâlihazırda yeni kariyer yollarının açılacağını ve geleneksel vergi niteliklerini gerektirmeyenler gibi geleneksel olmayan iş rollerinde artış olacağını öngörüyor. Aslında katılımcıların üçte ikisi bu sonuçların önümüzdeki 18 ay ila beş yıl arasında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini söylediler.

Yapay zekâ destekli vergi uzmanları, iç ve dış müşterilerine yeni yöntemlerle tavsiye ve değer sunmaya başlayacaktır. Tarih bize şunu gösterdi ki, yeni teknolojiler geliştirildiğinde; insanlar, kendi yeteneklerini daha iyi geliştirmek amacıyla bu teknolojileri yeni yollarla kullanmak için yaratıcılıklarını kullanırlar.

Yapay zekâ devrimi aracılığıyla yetenekleri, becerileri ve işe alımları yeniden şekillendirmek

Yapay zekâ, vergi profesyonellerinin yeni beceriler kazanmasını ve yeni eğitim ve gelişim programlarından geçmesini gerektirecektir. Bahsedilen araştırma, vergi profesyonellerinin %90’ından biraz azının önümüzdeki beş yıl içinde tüm profesyoneller için temel zorunlu yapay zekâ eğitimi beklediğini ve bunun en büyük fikir birliği alanlarından biri olduğunu gösteriyor. Ayrıca katılımcıların %87’si herkesin yeni beceriler konusunda eğitime ihtiyaç duyacağına inandığını belirtirken, çoğunluk (%55) bu ihtiyaçların şu andan itibaren 18 ay sonra ortaya çıkmayabileceğini söylüyor.

Vergi mesleğine giriş, modernize edilmiş üniversite ve kolej kursları, çıraklık eğitiminin daha fazla kullanılması ve diğer daha çeşitli giriş noktaları yoluyla çarpıcı biçimde değişecektir. Hem geleneksel hem de geleneksel olmayan vergi profesyonelleri için yeni kariyer yolları oluşturuldukça, firmalara ve departmanlara girişin önemli ölçüde değişmesi gerekecektir. Üniversite ve kolej kurslarının, üretkenlik avantajlarından daha iyi yararlanmalarına ve zamanlarını katma değerli tavsiyeler sağlamak için kullanmalarına yardımcı olmak için yapay zekâdan nasıl etkili bir şekilde yararlanılacağını öğretmeleri gerekecektir. Çıraklık, geleneksel mesleki becerileri veri bilimi gibi daha modern becerilerle birleştiren uzman rolleri için muhtemelen daha uygun olacaktır.

Yapay zekâ aynı zamanda işe alım stratejilerini ve zorluklarını da etkileyecektir. Sözü edilen araştırma, giriş seviyesi ve deneyimli pozisyonlar için işe alım arasındaki yetenek karışımının şekil değiştireceğini göstermektedir. Genel olarak vergi uzmanlarının sayısı artacak ancak bu, giriş seviyesi pozisyonlarında bir düşüş öngörme konusunda hafif bir tercihe işaret etmektedir. Daha düşük işe alım bütçeleri de yapay zekânın beklenen bir gerçeği olabilir çünkü zaten aday taramada bazı verimlilikler sağlıyor. Teknoloji aynı zamanda teknolojiyi nasıl kullandıklarına odaklanan işverenleri tercih eden genç yetenekleri çekmede de önemli bir unsur olarak görülüyor.

Yapay zekâ aracılığıyla yetenek sunumunda devrim yaratıyor

Yapay zekâ, birkaç yıldır ortaya çıkan, hızlı ilerleme ve değerler dizisindeki (paradigma) temel değişimlerle karakterize edilen dönüştürücü bir devrimi temsil ediyor. Devam eden aksaklıkları etkili bir şekilde yönetmek ve hem bugün hem de gelecekte başarıya ulaşmak için liderlerin, yapay zekânın operasyonel ve kâr potansiyeline öncülük edecek vizyoner ve stratejik bir yeteneği benimsemeleri gerekecektir. Özellikle önemli olan, liderlerin pasif bir bekle ve gör zihniyetini benimsemek yerine geleceğin vergi profesyonellerinin dönüşümünü proaktif bir şekilde mümkün kılma yeteneğidir. Gerçekten de liderler, yetenek dağıtımı ve yeni becerilerin eğitimi ve geliştirilmesine yönelik önceki yaklaşımlarını yeniden şekillendirmek ve uyarlamak için yapay zekânın yeteneklerini kullanmalıdır.

Gelecekte yapay zekânın kaçınılmaz yıkıcı doğasına rağmen, bireysel vergi profesyonellerinin mesleki güçlü yönleri, zayıf yönleri, fırsatları ve tehditleri düzenli olarak değerlendirmeye hazır olmaları gerekir. Ayrıca vergi mesleklerine yönelik büyüme fırsatlarından yararlanmak için bir kariyer eylem planı geliştirmeleri gerekmektedir. Bunu yaparak, yapay zekânın potansiyel olumlu etkilerini ortaya çıkarabilir ve şüphesiz ortaya çıkacak belirsizlikleri etkin bir şekilde yönetebilirler.

Mezkûr raporda da belirtildiği gibi, “üretken yapay zekâ yüksek eğitimli avukatların ve muhasebecilerin yerini almayacak, ancak üretken yapay zekâyı kullanan bir avukat veya muhasebeci kesinlikle teknolojiyi kullanmayan birinin yerini alacaktır.” Yeterince basit bir tavsiye: ikincisinin arasında olunmamalı.

Yavuz Akbulak
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
• Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
• Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
• Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte),
• Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve
• Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte)
başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
• Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003),
• Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004)
ile
• Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II;
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021);
• Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021);
• Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022);
• Ticari Mevzuat Notları (2022);
• Bilimsel Araştırmalar (2022);
• Hukuki İncelemeler (2023);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024);
• Hukuka Giriş (2024);
• İşletme, Pazarlama ve Hukuk Yazıları (2024),
• İnterdisipliner Çalışmalar (e-Kitap, 2025)
başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 3 bini aşkın Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.