

Giriş
Hızla gelişen dijital teknoloji dünyasında, güçlü fikri mülkiyet koruması [intellectual property protection] sağlamak hayati önem taşır. Bu, yalnızca inovasyonu savunmak için değil, aynı zamanda yatırım çekmek ve ürünleri etkili bir şekilde ticarileştirmek için de geçerlidir. İster akıllı saat, ister sağlık takip cihazı, ister bağlantılı ev cihazı veya düzenlemeye tabi bir tıbbi cihaz tasarlansın, fikri mülkiyet stratejisi cihazın kendisi kadar iyi tasarlanmış olmalıdır.
- Dijital Cihaz Kavramı
‘Dijital cihaz’ [digital device], veri toplamak, işlemek ve iletmek için elektronik donanım ve yazılım içeren ürünleri kapsayan geniş bir terimdir. Genellikle sensörler, bağlantı veya kullanıcı arayüzleri kullanır. Bu, giyilebilir fitness takip cihazlarından ve akıllı saatlerden tanı amaçlı tıbbi cihazlara ve tüketici sağlığı uygulamalarına kadar her şeyi içerir.
Tıbbi cihazlar önemli bir alt kategori oluşturur. Birleşik Krallık yasalarına göre, tıbbi cihaz, hastalık veya yaralanmaların teşhis, tedavi veya takibinde insan kullanımı için tasarlanmış herhangi bir alet, aygıt, cihaz, yazılım, malzeme veya eşya [instrument, apparatus, appliance, software, material or article] olarak tanımlanır. Basit dil basacağından gelişmiş kalp pillerine kadar uzanır. Ürün bir sağlık hizmeti işlevi görüyorsa, düzenleyici ve patent çerçevelerine özel dikkat gösterilmesi gerekebilir.
- Donanım: Patent ve Tasarım Koruması [Hardware: Patent and Design Protection]
Dijital cihazların fiziksel bileşenleri (örneğin kasalar, sensörler veya giyilebilir cihazlar) için patentler, yeni teknik özellikleri koruyabilirken, tescilli tasarım hakları estetik görünümü güvence altına alabilir. Erken gizlilik çok önemlidir; erken ifşa ise, patent başvurularının geçersiz sayılmasına ve tasarım başvuru sürecinin etkilenmesine neden olabilir.
Eskizler ve ilk örnekler [sketches and prototypes] de dâhil olmak üzere buluş tarihlerinin titizlikle kaydedilmesi gerekir. Unutulmamalıdır ki, tescilli tasarım hakları genellikle patentlerden daha hızlı ve daha uygun maliyetlidir ve özellikle yenilik işlevsellikten ziyade formda olduğunda değerli olabilir.
Tescilsiz tasarım hakları otomatik olarak ortaya çıkabilir, ancak daha zayıf ve daha kısa süreli koruma sağlarlar. Mümkünse, özellikle her iki bölgede de ürün pazarlanıyorsa, hem Birleşik Krallık hem de Avrupa Birliği’nde tescilli tasarımlar göz önünde bulundurulmalıdır.
- Yazılım: Telif Hakkı ve Patentler [Software: Copyright and Patents]
Dijital cihazlarda veya dijital cihazlarla birlikte kullanılan yazılımlar (gerçek zamanlı izleme, kontrol sistemleri veya etkileşimli özellikler gibi) benzersiz fikri mülkiyet sorunları ortaya çıkarır. Birleşik Krallık ve Avrupa Birliği’nde, yazılımlar genellikle salt veri işlemenin ötesinde bir “teknik etki” yaratmadığı sürece patentlenemez. Yine de, kullanıcı arayüzleri ve cihaza özgü işlevler belirli koşullar altında patent korumasına hak kazanabilir.
Daha güvenilir bir şekilde, yazılım telif hakkıyla korunur. Bu, hem kodu hem de (ayrı ayrı) her biri özgün bir çalışma olması koşuluyla, grafiksel kullanıcı arayüzünü kapsar. Yazılım geliştiricileriyle yapılan sözleşmelerde, her iki unsur için de işletmeye açıkça haklar atanmalıdır.
- Tasarım ve Kullanıcı Deneyimi: Telif Hakkı ve Müseccel Tasarımlar [Design and User Experience: Copyright and Registered Designs]
Dijital ürünün görünümü ve hissiyatı (kullanıcı arayüzleri, uygulama simgeleri ve harici özellikler dâhil) tasarım hakları veya telif hakkıyla korunabilir. Bir mobil uygulama veya akıllı saat ekranının görsel düzeni bile, yeterince özgün ve ayırt edici olması koşuluyla, Birleşik Krallık veya Avrupa Birliği tasarımı olarak tescil edilebilir.
“Trunki” davasının[1] (PMS International Limited v Magmatic Limited) da gösterdiği gibi, tasarım korumasının kapsamı büyük ölçüde ürünün başvuruda nasıl gösterildiğine bağlı olabilir; çizgi biçiminde çizimler renkli fotoğraflardan daha geniş bir kapsam sağlayabilir.
- Marka Kimliği: Ticari Markalar [Brand Identity: Trade Marks]
Dijital cihaz için özgün ve akılda kalıcı bir isim seçmek ve bunu erkenden korumak çok önemlidir. Ticari markalar, marka kimliğini korur ve başlı başına değerli birer ticari varlık haline gelebilir.
Tescilli bir ticari marka, markayı belirli mal veya hizmetler için korur (örneğin, elektronik cihazlar için “Sınıf 9” veya tıbbi cihazlar için “Sınıf 10”). Düzenlemeye tabi tıbbi cihazlar için ticari markalar, bazı yargı bölgelerinde ek yükümlülüklere de tabi olabilir.
- Veri ve Bilgi Birikimi: Telif Hakkı, Veritabanı Hakları ve Ticari Sırlar [Data and Know-How: Copyright, Database Rights and Trade Secrets]
Resmî fikri mülkiyet kayıtlarının ötesinde, kullanıcı analizleri, tanılama ölçümleri veya performans veri kümeleri gibi dâhili verilerin değeri göz ardı edilmemelidir. Yapılandırılmış bir formatta derlenirlerse, bunlar Birleşik Krallık veya Avrupa Birliği veritabanı haklarını etkileyebilir.
Bu arada, üretim yöntemleri, sinyal işleme algoritmaları veya öngörücü yapay zekâ modelleri gibi ticari açıdan değerli bilgi birikimi ticari sır olarak korunabilir. Bu, açık şirket içi politikalar ve çalışanlar ve yüklenicilerle uygulanabilir gizlilik sözleşmeleri gerektirir.
- Mülkiyet/Sahiplik ve İşbirliği [Ownership and Collaboration]
İster sözleşmeli tasarımcılarla, ister yazılım geliştiricilerle veya üniversite araştırmacılarıyla çalışılsın, sözleşmelerde fikri mülkiyet hakkının açıkça belirtildiğinden emin olunması şarttır. Birleşik Krallık’ta, çalışanlar tarafından oluşturulan fikri mülkiyet genellikle işverene aittir; ancak aynı durum, görevlendirme/sipariş üzerine yapılan işler [commissioned work] için otomatik olarak geçerli değildir.
Bu aşamadaki yanlış anlamalar, ürün lansmanlarını veya daha sonraki birleşme ve satın alma anlaşmalarını sekteye uğratabilir. İyi hazırlanmış bir fikri mülkiyet devir hükmü genellikle en basit ve en önemli koruma biçimidir.
Sonuç
İster giyilebilir tüketici ürünleri, ister akıllı cihazlar veya bağlantılı sağlık ürünleri olsun dijital cihazlar donanım, yazılım ve verinin kesiştiği noktada yer alır. Her bir unsur farklı bir fikri mülkiyet koruma biçimini içerir. Başarılı bir fikri mülkiyet stratejisi yalnızca yasal yükümlülükleri yerine getirmekle ilgili değildir; ürün yaşam döngüsünü anlamak, cihazı değerli kılan unsurları belirlemek ve onu korumak için en etkili araçları seçmekle de ilgilidir.
[1]<https://www.fieldfisher.com/en/services/intellectual-property/intellectual-property-blog/trunki-case-now-closed-as-supreme-court-regretfully-rules-there-is-no-infringement-by-rival-ride-on >.
Yavuz Akbulak
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
• Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
• Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
• Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte),
• Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve
• Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte)
başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
• Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003),
• Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004)
ile
• Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II;
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021);
• Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021);
• Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022);
• Ticari Mevzuat Notları (2022);
• Bilimsel Araştırmalar (2022);
• Hukuki İncelemeler (2023);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024);
• Hukuka Giriş (2024);
• İşletme, Pazarlama ve Hukuk Yazıları (2024),
• İnterdisipliner Çalışmalar (e-Kitap, 2025)
başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 3 bini aşkın Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.
