Afet ve Hukuk

Günümüzde hiçbir afetin etkileri meydana geldiği ülkenin sınırları içinde kalmamakta, her ülke afetlerin olumsuz etki ve sonuçlarından doğrudan ya da dolaylı olarak etkilenmektedir.

Risklerin afete dönüşmemesi, zararlı sonuçlarının en aza indirilmesi ise; toplumun her kesiminde, çok paydaşlı işbirliğini ve katılımı; tıp, hukuk, teknik pek çok alanda afetler için ayrıca çalışmalar yapılmasını, bu çalışmaların koordinasyonunu gerektirmektedir.

Afetin hukuki yönü sadece afetten doğan zarar sonrası tazminat boyutu olarak düşünülmekte, afet yönetiminin zarar azaltıcı yönü başta olmak üzere önleyici mevzuatının hazırlanmasındaki rolü gözardı edilmektedir.

Yaşam ve mülkiyet hakları başta olmak üzere temel haklarla yakından ilgili olmalarına rağmen, temel hakları ilgilendiren sınırlamalar afete ilişkin yasalara ve ilgili diğer mevzuata yansımamaktadır.

Yasalar çıkarıldıktan sonra temel haklarla çeliştiği içinde mağduriyet yaratmakta, bu mağduriyetler önce yargıya yansımakta, ardından afeti ilgilendiren mevzuatın sürekli değişmesine yol açarak uygulamanın istikrarlı şekilde gelişmesini engellemektedir .

Diğer yandan rant odaklı bakış açısı ile hazırlanan yasalar afetlerin zararlı sonuçlarının azaltılmasındaki samimi mücadeleler açısından da en büyük sorun haline gelmiştir.

Afete Maruz Bölge, Riskli Alan, Kamulaştırmasız El Atma birbirini ilgilendiren konular olmakla birlikte, süreç içinde ayrı düzenlemelerle, birbirinden kopuk olarak şekillenmiştir.

Kamulaştırma Kanunu kısa aralıklarla defalarca değişikliğe uğramıştır.

Kendi kendine çöken binaların olduğu ülkemizde, 2018 yılında çıkan İmar Barışı olarak bilinen yasa ile afetle mücadele bir yana, afetlere davetiye çıkarılmıştır.

Yasa koyucu durumunda olanların, doğan zarar ve ödenecek tazminatlardan kişisel sorumluluklarının olmaması bu sürecin tekrarında önemli bir etkendir.

Kamu görevlisi bir memurun idareyi zarara uğratması pek çok yaptırıma bağlanırken, yasaların temel haklara aykırılığından doğan zararların ödenmesi Devlete dolayısı ile vatandaşa yüklenmektedir.

Bu nedenledir ki yasa koyucu olarak görev yapanlar milletvekillerinin, AİHM kararları ile verilen hak ihlali kararlarından doğan tazminatlar başta olmak üzere, temel haklara aykırı yasa düzenlemelerinden doğan tazminatlardan kişisel sorumluluklarının olması gerekmektedir.

Afet yönetiminin günümüzde genel kabul gören temel yaklaşım ve prensipleri olan Kapsamlı Yaklaşım; Tüm Tehlikelerin Dikkate Alınması Yaklaşımı; Bütünleşik Yaklaşım; Afete Hazır, Dayanıklı Toplum Yaklaşımının uygulamaya yansıması hukuk alanı ile gerekli koordinasyonun sağlanması ile olabilecektir.

Av. Filiz Saraç
1 Mayıs 1968 doğumludur.
1988 tarihinde Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.
Kamu Hukuku dalında Yüksek Lisans yaptı. ”Ceza Hukukunda Bina Çökmeleri” konulu tez yazdı.
İstanbul Barosu’nda 3 dönem yöneticilik yapmış olup, İstanbul Barosunda sırası ile Yönetim Kurulu Üyeliği, Genel Sekreterlik ve Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 2017-2021 yılları arası TBB Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı.
6 yıl Üniversite’de “Avukatlık Hukuku ve Meslek Kuralları” ve “Uygulamalı Hukuk” derslerinde misafir Öğretim Görevlisi olarak görev aldı. TBB Eğitim Danışma Kurulu Üyeliği ve İstanbul Barosu Staj Eğitim Merkezi Yürütme Kurulu Üyeliği yaptı.
“Ceza Hukukunda Bina Çökmeleri", “Deprem Hukuku” (ortak yazarlı), "Stajyer Avukatın Hak ve Yükümlülükleri" (ortak yazarlı) adlı kitapları bulunmaktadır. 2015 yılında AİHM nezdinde depremlere ilişkin ilgili hak ihlali verilen kararın başvurucu vekilidir. Bu karar sağlıklı çevrede yaşam hakkı ile ilgili kriter kararlardan kabul edilmiştir.
2010 yılında halka temel hukuk eğitim amacını güden “Hukuk Okur Yazarlığı Projesi”ni oluşturmuş, Genel Koordinatörü olarak meslektaşları ile 10 yıl halka gönüllü eğitimler vermiştir.
2020 yılında 1924 yılında kurulan ve 80 şubesi bulunan Türk Kadınlar Birliği tarafından “Toplumda Hukukun Üstünlüğü ve Hak Arama Bilincine Katkıları” nedeniyle “Yılın Hukukçusu Ödülü” verilmiştir.
Kamu Yararını Savunma Derneği Kurucusu ve Onursal Başkanıdır. ÇYDD Maltepe Şubesi Onur Kurulu üyesidir.