Avrupa’nın tüm ülkeleri de dahil olmak üzere dünya çapında 170’ten fazla ülke mal ve hizmetlere Katma Değer Vergisi (kısaca ‘KDV’; Value-Added Tax) uygular. Avrupa Birliği (AB) Üyesi Devletlerin KDV oranları, AB tarafından bir şekilde uyumlu hale getirilmiş olsa da, ülkeler arasında değişiklik göstermektedir.
KDV, bir mal veya hizmetin her üretim aşamasında katma değeri üzerinden hesaplanan bir tüketim vergisidir. Değer zincirindeki her işletme, halihazırda ödenmiş olan KDV için bir vergi indirimi/kredisi (indirilecek vergi) alır. Son tüketici bunu yapmaz, bu da onu nihai tüketim üzerinden alınan bir vergi haline getirir.
En yüksek standart KDV oranlarına sahip AB ülkeleri Macaristan (%27), Hırvatistan, Danimarka ve İsveç’tir (hepsinde %25). Lüksemburg %16 ile en düşük standart KDV oranını uygularken, onu Malta (%18), Kıbrıs Rum Kesimi, Almanya ve Romanya (tümünde %19 ile) izliyor. AB’nin ortalama standart KDV oranı %21 olup; bu, AB yönetmeliğinin gerektirdiği minimum standart KDV oranından altı puan yüksektir.
Genel olarak, tüketim vergileri, vergi gelirlerini artırmanın ekonomik olarak verimli bir yoludur. Ekonomik bozulmaları en aza indirmek için, ideal olarak, mümkün olduğunca az muafiyetle tüm nihai tüketime uygulanan tek bir standart oran vardır. Ancak, AB ülkeleri indirimli oranlar uygulamakta ve bazı mal ve hizmetleri KDV’den istisna tutmaktadır.
KDV oranlarının ve KDV’den müstesna olan mal/hizmetlerin düşürülmesinin ana nedenlerinden biri, düşük gelirli haneler gıda ve toplu taşıma gibi mal ve hizmetlere daha büyük bir gelir payı ayırma eğiliminde olduğundan, eşitliğin teşvik edilmesidir. Diğer nedenler arasında “değerli malların” (örneğin kitap) tüketiminin teşvik edilmesi, yerel hizmetlerin teşvik edilmesi (örneğin turizm) ve dışsallıkların düzeltilmesi (örneğin temiz enerji) sayılabilir.
Bununla birlikte, bu konudaki kanıtlar, azaltılmış KDV oranlarının ve KDV istisnalarının bu politika hedeflerine ulaşmada mutlaka etkili olmadığını ve hatta bazı durumlarda geriletici olabileceğini göstermektedir. Bu tür indirimli oranlar ve istisnalar, daha yüksek idari ve uyum maliyetlerine yol açabilir ve ekonomik bozulmalar yaratabilir. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, AB ülkelerinde KDV indirimli oranlarının kaldırılmasının standart oranların %15’in altına düşmesine izin vereceğini gösteriyor. Hakkaniyet kaygılarını gidermek için OECD (Organisation for Economic Co-operation and Development; İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı) bunun yerine doğrudan daha yoksul hanelerin gerçek gelirlerini artırmayı hedefleyen önlemler önermektedir.
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.