İdari Bir Kararla Kapatılan İşyeri Çalışanları Haklı Fesih Yaparak Tazminat Talebinde Bulunabilir Mi?

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid-19 salgın sürecinde, hastalığın etkisini azaltılmak amacıyla sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş ve bazı işyerlerin de idarece alınan kararlarla geçici olarak kapatılmasına karar verilmiştir. Bu süreçte haliyle kapatılan işyerlerinde çalışan işçilerin iş görme edimleri ve ücret alması da engellenmiştir. İşyerlerinin geçici olarak kapatılması bazen bir haftayı aşan sürelere de ulaşmıştır. Bu durum işçilerin iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshini ve şartları oluşmuşsa (en az bir yıl çalışmak koşuluyla) kıdem tazminatı talep hakkını da gündeme getirmiştir.

Bilindiği üzere, 4857 sayılı Kanun m.24/III’de, işçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa, işçinin derhal fesih hakkı bulunduğu düzenlenmiştir.

İşçiyi çalışmaktan alıkoyan nedenler işyerinden kaynaklanmalıdır. Örneğin işyerinin pandemi gerekçesiyle ve İçişleri Bakanlığının yayımladığı genelgeler ile geçici olarak kapatılması zorlayıcı bir neden sayılır. Bu kapsamda işçi, bir hafta bekledikten sonra İş Kanunu m. 24/III’e göre, iş sözleşmesini derhal feshedebilir.

4857 sayılı Yasanın 40’ıncı maddesi uyarınca, işçiye zorlayıcı nedenlerle Kanunun 24/III maddesi kapsamında kalan “çalışılmayan süreler” için yarım ücret ödenir. Ayrıca, zorlayıcı nedenle işin durması, bir haftadan fazla sürmelidir. Bir haftadan az süre ile işin durmuş olması, yine işçiye bildirimsiz fesih yetkisi vermez.

Öte yandan, bu fıkra hükmü ile işçiye tanınan bildirimsiz fesih hakkı, zorlayıcı nedenin devam ettiği süre içinde kullanılabilir. Bu süre geçtikten sonra bildirimsiz fesih yetkisi söz konusu olamaz[1].

Ancak zorlayıcı sebep her iki taraf (işçi-işveren) için de geçerli ise, o zaman işçi iş görme edimini yerine getiremeyeceğinden geçici ifa imkansızlığı söz konusu olur ki bu defa iş sözleşmesi askıda kalır. Başka bir deyişle, İçişleri Bakanlığınca yayımlanan Genelge, hem işyerinin geçici olarak kapatılmasını hem de çalışanların sokağa çıkmasını yasaklıyorsa, bu durum her iki taraf için zorlayıcı neden olarak kabul edilir ve işçi, İş Kanunu m.24/III’e dayanarak iş sözleşmesini haklı nedenle feshedemez.

Sonuç olarak, idari bir kararla geçici olarak işyerinin kapatılması halinde, işyerinde çalışan işçilerin iş görmesi ve ücret alması engelleneceği için işçiye bir hafta bekledikten sonra sözleşmeyi derhal fesih hakkı doğar (İşK. m.24/III). Ancak, işyerinde işin durdurulduğu ya da işyerinin geçici olarak kapatıldığı hallerde, işçinin de evden çıkması yasaklanmışsa, işçi bu durumda iş görme edimini ifa edemeyeceği için İş Kanunu m.24/III’e dayanarak derhal fesih yapamaz. Çünkü, zorlayıcı sebebin varlığı her iki taraf için de kabul edilir ve geçici ifa imkansızlığı kapsamında iş sözleşmesi askıda kalır[2].

[1] İNCİROĞLU, Lütfi, Sorulu Cevaplı İş Hukuku Uygulaması, Güncellenmiş 4. Baskı İstanbul 2019, s.139.

[2] AKIN, Levent,Covid-19’un İş İlişkilerine Olası Etkileri, ÇEİS, İstanbul 2020,a  s.74-75

1962 yılında Sivas’ın Şarkışla İlçesinde doğdu. İlk ve Ortaokulu Sivas’ta, Liseyi Tokat’ta bitirdi. 1986 yılında Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun oldu. Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Özel Hukuk Anabilim Dalında Tezli Yüksek Lisans yaptı.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda uzun yıllar sırasıyla Bölge Müdür Yardımcısı, Bölge Müdürü ve Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptıktan sonra bu görevinden 2016 yılı mayıs ayında emekli oldu.
İnciroğlu Danışmanlık, Denetim ve Eğitim Hizmetleri şirketinin kurucusu olan İNCİROĞLU, özel sektöre yönelik iş hukuku, sendikalar ve toplu iş sözleşmesi hukuku, sosyal güvenlik hukuku ve yabancı çalışma hukuku alanlarında danışmanlık, denetim ve eğitim hizmetleri vermektedir.
Muhtelif dergi ve gazetelerde iş hukuku, iş sağlığı ve güvenliği hukuku ve sendikalar ve toplu iş sözleşmesi hukuku ile ilgili makaleleri, çeşitli üniversitelerde, kongre ve konferanslarda sunduğu bildirileri ve yayımlanmış yedi adet kitabı bulunan İNCİROĞLU, evli ve üç çocuk babasıdır.
Yayımlanan Kitapları
Sorulu-Cevaplı İş Hukuku Uygulaması, 4. Baskı, İstanbul 2019, Legal Yayıncılık.
Güncel Yargıtay Kararları Işığında Açıklamalı Yeni İş Kanunu, İstanbul 2006, Legal Yayıncılık.
İş Sağlığı ve Güvenliğinde İşçi ve İşverenin Hukuki ve Cezai Sorumlulukları, 2. Baskı, İstanbul 2008 Legal Yayıncılık.
Çalışma Hayatında Esnek Çalışma Uygulamaları, 2. Baskı, İstanbul 2020, Legal Yayıncılık.
Sorulu-Cevaplı İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatı Uygulaması, İstanbul 2014 Legal Yayıncılık.
Kamu İşvereninin İş Sağlığı ve Güvenliği Bakımından Sorumluluğu, 2. Baskı, Ankara 2016 Adalet Yayınevi
500 Soruda İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatı, Güncellenmiş 3. Baskı, Ankara 2019 Seçkin Yayınları