İngiltere’de Şirket Satın Almalarına İlişkin Yeni Ulusal Güvenlik Yasasını Keşfetmek* **

1. Giriş

İngiltere hükümeti, 4 Ocak 2022 tarihinde Ulusal Güvenlik ve Yatırım Yasası (National Security and Investment Act/NSI) olarak bilinen yeni bir ulusal güvenlik yasası getirdi. Birleşik Krallık hükümeti daha önceleri, ulusal güvenlik konularının (national security issues) hükümet tarafından gözden geçirilmesine izin veren, ancak asgari tutardaki işlemleri içeren 2002 tarihli Girişim Yasası’nı (Enterprise Act) uyguluyordu. Bununla birlikte, yeni yasa hükümete, herhangi bir yatırımcı ve işletme tarafından yapılan satın almaları inceleme (scrutinise acquisitions) ve uygun olmayan taraflara koşul getirme (impose conditions on non-conforming parties) yetkisini artırmaktadır. Hükümetin güvenlik riskinin kapsamını değerlendirmek için kullandığı risk faktörleri büyük ölçüde aynı kalmış olup, bu riskler üç kategoride özetlenebilir:

  • Hedef risk (target risk), yani hedefin risk oluşturacak şekilde kullanılıp kullanılamayacağı;
  • Alıcı/edinen riski (acquirer risk), yani edinen işletmenin teknolojik yetenekler gibi risk oluşturabilecek özelliklere sahip olup olmadığı ve
  • Kontrol riski (control risk), çünkü daha yüksek bir kontrol seviyesi tehdit seviyesini artırabilir.

Bu makale öncelikle ana hatlarıyla anılan kanunun özelliklerini açıklayacak, ardından ticaret hukukçuları ve işletmeler üzerindeki olası etkilerini tartışacaktır.

2. Ulusal Güvenlik ve Yatırım Yasası/NSI Nedir?

Ulusal Güvenlik ve Yatırım Yasası/NSI, yeni tehditler karşısında Birleşik Krallık’ın ulusal güvenliğine zarar verebilecek satın almalara müdahale etmeyi amaçlayan ticari işlemler için yeni bir tarama rejimi sunmakta; daha fazla hükümet müdahalesine yönelik küresel bir eğilimi yansıtmakta ve onlarca yıldır hakim olan “laissez-faire” (bırakınız yapsınlar) tutumundan uzaklaşılmaktadır.

NSI yasası, Birleşik Krallık’ın ulusal güvenliğine zarar verebilecek satın almalar için hem zorunlu hem de gönüllü bildirimleri (mandatory and voluntary notifications for acquisitions) içermektedir. Zorunlu bildirimler, söz konusu işlemin gerçekten ulusal güvenlik endişelerini artırıp artırmadığına bakılmaksızın, 17 sektördeki[1] çeşitli işlemler için geçerli olup, bu sektörler; ileri malzemeler, sivil nükleer, iletişim, bilgi işlem donanımı, hükümet için kritik tedarikçiler, kriptografik kimlik doğrulama, veri altyapısı, savunma, enerji, askeri ve çift kullanım, uydu ve uzay teknolojileri, acil servis tedarikçileri, sentetik biyoloji, ulaşım, gelişmiş robotik, kuantum teknolojileri, veri altyapısı ve yapay zekadır[2].

Yalnızca birleşme ve devralmaları kapsayan önceki mevzuat (previous legislation) ile karşılaştırıldığında, NSI yasası, oy haklarının satın alınması (acquisitions of voting rights), fikri mülkiyet ve arazi gibi varlıkların satın alınması (acquisitions of assets) ve azınlık yatırımları (minority investments) dahil olmak üzere daha geniş bir anlaşma yelpazesini içermektedir. Bunlar, hükümet tarafından “tetikleyici olaylar” (trigger events) olarak tanımlanmaktadır[3]:

i. Bir kuruluştaki oyların veya hisselerin %25, %50 ve %75’inden fazlasının satın alınması[4] (2002 İşletme Yasası kapsamında %15’e kıyasla),

ii. Edinilen işletmenin işlerini yöneten herhangi bir karar sınıfının geçmesini sağlayan veya engelleyen herhangi bir oy hakkı edinimi.

Mevcut anlaşmaların yanı sıra, herhangi bir işlem, anlaşma tamamlandıktan sonra bile hükümetlerin güvenlik riskleri ile ilgili endişelerini dile getirebileceği 5 yıllık bir süreye tabidir. Ancak, geriye dönük bu yetki yalnızca söz konusu Yasanın Parlamento’ya ilk sunulduğu 11 Kasım 2020 tarihinden sonra gerçekleşen satın almalar için geçerlidir ve bu, işletmelere ve yatırımcılara bu noktadan önce yapılan işlemler hakkında bir miktar güvence sağlayacaktır. Ayrıca, bu sektörlere giren anlaşmaları hükümete bildirmemenin (failure to notify the government of deals); cironun %5’i veya 10 milyon sterlin (hangisi daha büyükse) tutarında para cezaları ve hatta bireylere 5 yıl hapis cezası (imprisonment of individuals) da dahil olmak üzere, önemli yaptırımları (significant sanctions) da söz konusudur.

3. Ulusal Güvenlik ve Yatırım Yasası Hukukçuları Nasıl Etkileyecek?

Hükümetin, haftada bir araştırılması ve onaylanması gereken 36 bildirim alması bekleniyor. Hükümet tarafından kaç işlemin inceleneceği düşünüldüğünde, bunların birçoğunun hukukçuların müvekkilleri için olması kaçınılmazdır. Hukuk firmalarından müvekkillerce, ön tamamlama izni (pre-completion clearance) için çağrılma riski altında olabilecek işlemler hakkında tavsiye vermeleri giderek daha fazla istenebilir. Ancak, birçok işlem 30 güne kadar erteleneceğinden hükümetin onayı için, çok sayıda işlem (numerous transactions) gerektiren büyük ölçekli anlaşmaları (large-scale deals) yavaşlatabilir ve bu hem anlaşmaya dahil olan taraflar hem de onlar için çalışan avukatlar için karmaşık olabilir. 2003 yılından bu yana Hükümet tarafından 25’ten daha az işlemin incelendiği eski rejimle karşılaştırıldığında, NSI yasasının tam bir ulusal güvenlik değerlendirmesi için yılda 70-95 işlemin[5] talep edilmesine yol açtığı tahmin edilmektedir. Bu, özellikle fikri mülkiyet (Intellectual Property), enerji (energy) ve altyapı projeleri (infrastructure projects) gibi sektörlerde olasıdır. NSI Yasası uyarınca, güvenliğin herhangi bir yönünü ihlal ettiği kabul edilen ve müşteriler için ek bir risk unsuruyla sonuçlanan devralmalar gibi, ayrıca nihai anlaşmanın engellendiği ve müşterilerin beklenen karları sağlayamadığı durumları içeren sözleşmelerin kapsamını sağlaması gereken hukuk firmaları için daha fazla anlaşmanın engellenmesi mümkündür. Ayrıca, anlaşmaların tamamen engellenmesi nadir olsa da, hassas sitelere erişimin kısıtlanması (estricting access to sensitive sites), gizli bilgilere erişimin engellenmesi (blocking access to confidential information) vb. gibi bazı değişiklikler yapma gereksinimlerinin tümü, bu değişiklikler dahil edilirken uyum sağlamak için zamana ihtiyaç duyacaktır. Tartışmalı olarak, hükümet, NSI yasasının yatırımcılar için kesinliği artıracağını ve Birleşik Krallık’ın “serbest ticaretin küresel şampiyonu” (global champion of free trade) olarak itibarını (reputation) güçlendireceğini iddia etmekle birlikte, zamanla yasanın yatırımcıları Birleşik Krallık’ta yatırım yapmaktan gerçekten alıkoyup uzaklaştırmayacağı netleşecektir. Bununla beraber, ilginç olan, hükümetin ulusal güvenlik üzerinde sahip olduğu önceki yetkilerin (previous powers), kanunda yazılı 30 günlük katı bir zaman çizelgesine (strict timeline) sahip olmaması ve yeni mevzuatın işletmeler için bir miktar kesinlik getirdiğini düşündüren durum bazında belirlendiğidir. Genel olarak, işletmelerin onayları anlaşma zaman çizelgelerine dahil etmesi ve gecikme risklerinin (risks of delay) en aza indirilmesi için uygun belgelerin (appropriate documentation) sağlandığından emin olması gerekecektir.

4. Sonuç

Kuşkusuz NSI yasası, çok çeşitli sektörler ve işlemler için İngiltere hükümetinden izin almalarını gerektirdiğinden, Birleşik Krallık için güvenliği artıracaktır. Bununla birlikte, işlemlerdeki gecikmeler ve anlaşmaların engellenme potansiyeli İngiltere’deki yatırımcılar için caydırıcı olabileceğinden, işletmeler üzerindeki etkilerin keskin olması muhtemeldir. Buna rağmen, hala çok erken bir aşamadayız ve zamanla işletmeler ve hukukçular NSI yasası ile zaman ve maliyet açısından en etkin şekilde başa çıkmak için yeni hızlı süreçler oluşturacaklardır.

(Orijinal Makalenin) Referansları:

  • < https://www.gov.uk/government/news/new-laws-to-strengthen-national-security-come-into-effect >
  • < https://www.gov.uk/government/news/new-and-improved-national-security-and-investment-act-set-to-be-up-and-running >
  • < https://www.gibsondunn.com/uk-government-issues-further-updates-on-national-security-regime-a-comprehensive-state-of-play-for-investors/ >

* Bu çeviride yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Çevirideki tüm hatalar, kusurlar, noksanlıklar ve eksiklikler yazarına aittir. [İngilizceden Türkçeye çevrilen metnin orijinal künyesi şöyledir: Jodi Coffman, Exploring the New National Security Law, April 3 2022, < https://www.oscola.org/post/exploring-the-new-national-security-law-jodi-coffman > erişim tarihi 06 Nisan 2022 (2020 yılında kurulan Oxford Ticaret Hukuku Topluluğu’nun –The Oxford Society for Commercial Law/OSCOLA– amacı, Oxford öğrencileri arasında ticaret hukuku alanında artan kariyer talebini karşılamaktır.)]

** Jodi COFFMAN, (Çeviren: Yavuz AKBULAK-SPK Başuzmanı).

[1] Bkz. < https://www.gov.uk/government/news/new-and-improved-national-security-and-investment-act-set-to-be-up-and-running >

[2] İngilizcesi: “advanced materials, civil nuclear, communications, computing hardware, critical suppliers to government, cryptographic authentication, data infrastructure, defences, energy, military and dual-use, satellite and space technologies, suppliers to emergency services, synthetic biology, transport, advanced robotics, quantum technologies, data infrastructure, and Artificial Intelligence.”

[3] Bkz. < https://www.nortonrosefulbright.com/en/knowledge/publications/c8b20a65/the-uks-new-nsi-regime-what-do-you-need-to-know >

[4] İngilizcesi: “acquisitions of more than 25%, 50% and 75% of the votes or shares in an entity”

[5] Bkz. < https://www.gibsondunn.com/uk-government-issues-further-updates-on-national-security-regime-a-comprehensive-state-of-play-for-investors/ >

Yavuz Akbulak
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
• Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
• Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
• Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte),
• Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve
• Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte)
başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
• Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003),
• Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004)
ile
• Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II;
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021);
• Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021);
• Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022);
• Ticari Mevzuat Notları (2022);
• Bilimsel Araştırmalar (2022);
• Hukuki İncelemeler (2023);
• Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024);
• Hukuka Giriş (2024);
• İşletme, Pazarlama ve Hukuk Yazıları (2024),
• İnterdisipliner Çalışmalar (e-Kitap, 2025)
başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 3 bini aşkın Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.