Küresel Mali İstikrar Raporunun ‘Kripto Ekosistemi ve Finansal İstikrar Zorlukları’ Bölümünde Yer Alan Ana Tespitler*

Bilindiği üzere, Küresel Mali İstikrar Raporu’nun[1] Ekim 2021 sayısı, Uluslararası Para Fonu (IMF/International Monetary Fund) tarafından 1 Ekim 2021 itibarıyla yayımlanmış olup; anılan raporun ikinci bölümünün başlığının ‘Kripto Ekosistemi ve Finansal İstikrar Zorlukları’ olarak belirlendiği görülmüştür.

Bu çalışmada, mezkûr bölüm başlığının özetine ve ana tespitlere değinilecektir.

1) ‘Kripto Ekosistemi ve Finansal İstikrar Zorlukları’ Bölümünün Özeti

  • Kripto ekosistemi, hem fırsatlar hem de zorluklar sunarak hızlı büyümesini sürdürmektedir. (Rapordaki) Bu bölüm gelişmekte olan piyasalara ve gelişmekte olan ekonomilere odaklanma bağlamında kripto ekosisteminin yarattığı en son gelişmeleri ve finansal istikrar zorluklarını tartışmaktadır.
  • Kripto varlıklar; değer deposu, para birimi dönüştürme ve ödemeler bakımından farklı tatlarda gelir ve spekülatif yatırım için değişen ihtiyaçları karşılamak üzere geliştirilmiştir. Böylece, merkezi olmayan finans (DeFi: decentralized finance) ivme kazanmakta ve kullanıcılara yeni hizmetler sunulmaktadır.
  • Etkileri ve çoğu yargısal alandaki yetersiz operasyonel ve düzenleyici çerçeveler minvalinde, kripto ekosistemin yol açtığı finansal istikrar riskleri henüz sistemik değildir, ancak küresel riskler göz önüne alındığında bu risklerin yakından izlenmesi gereklidir.
  • Kripto ekosisteminin yarattığı zorluklar; varlık sağlayıcıları, kripto varlıkları ve DeFi için yatırımcı koruma riskleri ve yetersiz rezervler ve bazı stabilcoin’ler için, kripto ekosisteminden kaynaklanan operasyonel ve finansal bütünlük risklerini de içerir.
  • Gelişmekte olan ülkelerde/pazarlarda; kripto varlıkların ortaya çıkmasının yarattığı faydalar elbette vardır, ancak bu durum kriptolamayı, kambiyo ve sermaye kontrollerini hızlandırabilir. Bu ekonomilerde kripto varlık ticaretindeki artış, sermaye akımlarını da istikrarsızlaştırmaktadır.
  • Politika yapıcılar; veri boşluklarını ele alarak kripto ekosistemi bağlamında kripto varlıkları için küresel standartlar uygulamalı, kripto varlıkları izleme yeteneklerini geliştirmeli ve stabilcoin’lerin rolü, oluşturdukları riskler ve gerçekleştirdikleri ekonomik işlevlerin büyümesine bağlı olarak, muhtemel düzenlemeler aşağıdaki esaslara uygun olmalıdır: Gelişmekte olan ülkeler/pazarlar kriptolaşma riskleri ile karşı karşıya olduklarından, makroekonomik politikaları güçlendirmeli ve merkez bankası dijital para birimleri çıkarmanın faydalarını göz önünde bulundurmalıdırlar.

2. ‘Kripto Ekosistemi ve Finansal İstikrar Zorlukları’ Bölümündeki Diğer Konular

2.1. Genel durum ve riskler

Kripto ekosisteminin hızlı büyümesi yeni fırsatlar sunmaktadır. Teknolojik yenilikler; ödemeler ve diğer işlemleri yapabilen yeni bir çağın başlangıcı olarak daha ucuz, daha hızlı, daha erişilebilir finansal hizmetler sunmakta, tüm bunlar da ödeme ve işlemlerin sınırları hızlı bir şekilde geçmelerini sağlamaktadır. Kripto varlık teknolojileri, daha hızlı ve daha ucuz sınır ötesi ödeme potansiyeline sahiptir. Bunun sonucu olarak, bu varlıklar banka mevduatı olabilir, dijital platformlardan çok çeşitli finansal ürünlere ve anında para birimine dönüştürmeye izin veren sabit paralara dönüştürülebilir. Merkezi olmayan finans, finansal hizmetler bakımından daha yenilikçi, kapsayıcı ve şeffaf bir platform haline gelebilir.

Piyasa kapitalizasyonundaki artışın önemli bir bileşeni olarak Ethereum gibi daha yeni teknolojiler, diğer “akıllı sözleşme” blok zincirleri ve merkezi olmayan finans, yatırımcıların stabilcoin’lere olan ilgisini artırmaktadır.

  • Stabilcoin’ler: Piyasa kapitalizasyonları 2021’de dört kat artarak 120 milyar Amerikan dolarını (dolar) aşmıştır.
  • Ethereum ve diğer “akıllı sözleşme” blokzincirleri: Bitcoin baskın kripto varlığı olmaya devam etmekte, ancak pazar payı 2021’de keskin bir düşüşe sahne olmuştur (%70’ten fazla – %45’ten az).
  • Merkezi olmayan finans: DeFi’nin büyüklüğü 2020 yılı sonunda 15 milyar dolardan yaklaşık Eylül 2021 itibariyle 110 milyar dolara çıkmıştır.

Son zamanlarda kripto para kanallarından bazıları önemli ölçüde büyümüş ve yeni risk kaynakları ortaya çıkmıştır.

  • Piyasa değerleri, bazı yerleşik varlık sınıflarıyla karşılaştırıldığında (örneğin ABD yüksek getirili tahvilleri) 10 kat artmıştır.
  • Kripto varlık değerlemelerindeki büyük dalgalanmalara rağmen, şimdiye kadar kripto varlıklara olan güven kaybında, daha geniş pazarlara sınırlı yayılmalar olmuştur.
  • Kripto varlıkların bankacılık sistemindeki baskısı, düşük de olsa artmaktadır.
  • Ödemeler ve ödemeler için kripto varlıkların kullanımı bazı istisnalar dışında hala sınırlıdır.

Kripto ekosisteminin hızlı büyümesi, bazıları zayıf operasyonel, siber risk yönetimi ve yönetişim çerçevelerine sahip yeni varlıkların girişine eşlik etmiştir.

  • Arızalar ve kesintiler hizmetlerin kullanımını engellediğinde, operasyonel riskler önemli arıza sürelerinin artmasına ve hatta müşteri fonlarında büyük kayıplara neden olur. Bu riskler yüksek işlem dönemlerine denk gelebilir; kötü tasarlanmış sistemler ve kontrollerden de kaynaklanabilir. Örneğin, kaldıraçlı pozisyonların tasfiyesinin zirve yaptığı 19 Mayıs’ta, büyük borsalar “ağ tıkanıklığını” gerekçe göstererek kesintiler bildirmişlerdi.
  • Siber riskler, müşteri fonlarının bilgisayar korsanlığı ile ilgili hırsızlıkları için yüksek profilli vakaları içerir. Bu tür saldırılar, ekosistemin merkezi öğelerinde (örneğin, cüzdanlar ve borsalar) gerçekleşir, ancak blok zincirlerin çalışmasını destekleyen algoritmalarda da ortaya çıkar.
  • Yönetişim riskleri, kripto varlıkların ihracı ve dağıtımında şeffaflığı ortadan kaldırır ve yatırımcı kayıplarına neden olur.

2.2. Stabilcoin’lere özel sorunlar

Nakit bazlı: Tamamen nakit veya likidite destekli ve kasa varlıklar (banka mevduatı ve ABD devlet tahvilleri gibi). Bu stabilcoin’ler ihraççı tarafından değerinde kullanılabilir. Bunların rezervleri, normalde ABD yerel bankalarında olduğu gibi düzenlenmiş kuruluşlar tarafından korunur ve ayrıca, rezerv varlıkların ayrıntılı açıklanması, geri ödeme haklarının belgelenmesi ve diğer kurumsal varlıklardan ayrılma gibi konularda daha yüksek düzeyde şeffaflık sağlayabilirler.

Varlığa dayalı: Tamamen nakit olmayan eşdeğer varlıklar ve nakitle desteklenir (örneğin, şirket tahvilleri, finansman bonoları veya emtialar). Bu stabilcoin’ler benzer küresel mali krizi izleyen reformlardan önce para piyasası fonlarına aktarılmıştır. İhraççılar ve borsalar bu stabilcoin’leri, nominal değerleri üzerinden hemen kullanılabilecek şekilde pazarlayabilirler, ancak bazı durumlarda, -özellikle piyasanın stresli olduğu dönemlerde- bazı ihraççılar itfaları erteleyebilirler, ayni itfa teklif edebilirler veya daha yüksek itfa ücretleri uygulayabilirler.

Kripto varlığa dayalı: Diğer kripto varlıkları tarafından desteklenir. Örneğin, Ether, Bitcoin ve ABD madeni paraları içeren kripto varlık portföyü tarafından teminatlandırılmıştır. Bu stabilcoin’ler genellikle merkezi olmayan, gözetimsiz temelli ve DeFi’nin bir parçasıdır.

Düzenleyici otoritelerin endişeleri, bu konudaki yasal boşluklar, tutarsız düzenleyici işlemler ve arbitraj da dikkate alınarak, stabilcoin’lere ilişkin üç kategoride düzenleme yapılabilir:

Kapsamlı düzenleme: Şu anda stabilcoin statüsünü düzenleyen bir set bulunmamaktadır. Ticari bir banka tarafından çıkarılan bir stabilcoin örneği dikkate alınarak, kapsamlı bir mevduat munzam karşılığı ve kapsamlı bir gözetim yükümlülüğü getirilebilir.

Kısmi düzenleme: Stablecoin için sınırlı gözetim yükümlülüğü (örneğin, rezerv yöneticileri için) getirilebilir.

Düzenlemenin olmadığı durum: İhtiyat karşılıkları veya firma davranışları için düzenlemenin olmadığı bir seçenektir.

2.3. Kriptolaşma (Cryptoization[2])

Bazı gelişmekte olan pazarlar/ekonomiler, kripto varlıkları benimsemede gelişmiş ekonomileri geride bıraktılar. Yakın zamanda yapılan bir ankete göre, 2020 senesinde kripto varlıkları kullanan veya bu varlıklara sahip olan ülkeler sıralamasında ilk beşi yükselen piyasalar/ekonomiler alırken, kripto varlıkları en düşük benimseyenler ise genellikle gelişmiş ekonomilerdi.

Şekil: (Kripto Varlık Borsalarının) İnternet Ziyaretçilerinin Coğrafi Dağılımı

[Yurttaşları büyük kripto varlık borsalarının internet sitelerini en çok ziyaret eden ülkeler]

(Bireysel ziyaretçi olarak, Ekim 2020-Haziran 2021)

2.4. Diğer hususlar

Enerji tüketimi: Kripto varlık madencileri, donanımlarına güç sağlamak için elektrik kullanırlar. Bazı tahminlere göre, Bitcoin ağı madencileri, Belçika veya Şili’nin tüketimi ile karşılaştırıldığında Dünya elektrik tüketiminin yaklaşık %0,36’sını tüketmektedirler.

Sermaye akışı: Kripto varlık madencileri, aynı zamanda kripto varlık zinciri faaliyetlerinden ödüllendirilirler. Örneğin, 2021 yılında madencilik gelirlerinin değeri Bitcoin ve Ethereum blok zincirlerinin her biri için ayda ortalama 1 milyar dolar aşılmıştır.

[1] Raporun tam adı şu şekildedir: Global Financial Stability Report: Covid-19, Crypto, and Climate: Navigating Challenging Transitions, October 2021. Bu raporun ikinci bölümünün başlığı ise şöyledir: “The Crypto Ecosystem and Financial Stability Challenges” [< https://www.imf.org/en/Publications/GFSR/Issues/2021/10/12/global-financial-stability-report-october-2021 > erişim tarihi 03 Ekim 2021]

* Bu çeviri yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Yazıdaki tüm hatalar, kusurlar, noksanlıklar ve eksiklikler yazarına aittir.

[2] Bu kavram, neredeyse “dolarizasyon” (dollarization) kavramıyla aynı ekonomik hedefi işaret etmek üzere kullanılmaktadır.

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.