Nakit Akışı Kavramı ve Nakit Akışının Tahmin Edilmesi Üzerine*

1. Nakit akışı kavramı

Nakit akışı, bir işletmeye/şirkete giren ve çıkan nakit miktarıdır. İşletmeler muhtelif satışlarından gelir olarak para almakta ve harcamaları için para harcamaktadırlar. Ayrıca faizden, yatırımlardan, telif ücretinden ve lisans sözleşmelerinden de gelir elde edebilir ve parayı geç bir tarihte almayı umarak ürünleri krediyle (vadeli) satabilirler.

Nakit akışının tutarını, zamanlamasını ve belirsizliğini, nereden kaynaklandığı ve nereye gittiği ile birlikte değerlendirmek finansal raporlamanın en önemli amaçlarından biri olup; bir şirketin likiditesini, esnekliğini ve genel finansal performansını değerlendirmek için gereklidir.

Pozitif nakit akışı, bir şirketin likit varlıklarının arttığını, yükümlülüklerini karşılamasını, işine yeniden yatırım yapmasını, hissedarlara temettü ödemesini, gider ödemelerini ve gelecekteki finansal zorluklara karşı bir tampon sağladığını gösterir. Güçlü finansal esnekliğe sahip şirketler karlı yatırımlardan yararlanabilirler. Ayrıca, finansal sıkıntı maliyetlerinden kaçınarak kriz dönemlerinde daha iyi performans gösterirler.

Nakit akışları, bir şirketin kaynakları ve belirli bir süre boyunca nakit kullanımı hakkında rapor veren standart bir mali tablo olan nakit akış tablosu kullanılarak analiz edilebilir. Kurumsal yönetim, analistler ve yatırımcılar, bir şirketin borçlarını ödemek ve işletme giderlerini yönetmek için ne kadar iyi nakit kazanabileceğini belirlemek için bunu kullanabilir. Nakit akış tablosu, bir şirket tarafından bilanço ve gelir tablosu ile birlikte yayınlanan en önemli finansal tablolardan biridir.

2. Nakit akışının tahmin edilmesi

Nakit akışı tahmini (ki ‘nakit akışı projeksiyonu’ olarak da bilinir) adeta bir bütçe gibidir, ancak gelirleri ve giderleri tahmin etmek yerine, geçmiş iş performansına dayalı olarak gelen ve giden nakitleri tahmin eder.

Satışlar iyi olsa bile, bir işletmenin nakit sıkıntısı yaşaması nadir değildir. Bu genellikle müşterilerin ürün veya hizmet teslim edildikten sonra ödeme yapmasına izin verildiğinde olur. Bu gibi durumlarda, bir işletme sahibi, ödemeyi almadan önce maliyetleri nasıl karşılayacağını planlamalıdır.

Örneğin, XYZ İşletmesinin 30 gün içinde ödenmesi gereken faturalarla birlikte Ocak ayında müşterilere 50.000 Amerika Birleşik Devletleri (ABD) doları değerinde bir güvenlik ürünü gönderdiğini varsayalım. Şirketin ay için 50.000 dolar geliri olacak, ancak Şubat ayına kadar nakit almayacaktır. Kağıt üzerinde iş sağlıklı görünür, ancak işletmenin tüm satışları alacak hesaplarına bağlıdır. Bu işletmenin ayın başında elinde bol miktarda nakit olmadığı sürece, müşterilerden nakit almaya başlayana kadar harcamalarını karşılamakta zorlanacaktır.

Nakit akışı tahminiyle, kredili satışları, ödenecek hesapları ve tahakkuk eden giderleri yok sayılırsa, bunun yerine gerçekte toplanması beklenen gelire ve belirli bir dönemde gerçekten ödenmesi beklenen giderlere odaklanılır. Tahmin edilen dönem için harcamaları tahmin etmek için geçmiş nakit akış tablolarında sağlanan bilgiler de kullanılabilir.

Esasen karlı şirketler, sayılarını bilmiyorlarsa ve karlarını olduğu kadar nakitlerini de yönetemezlerse nakit tükenebilir. Örneğin işletmenin kar zarar tablosunda gider olarak görünmeyen para harcanabilir. Normal giderler karlılığı azaltır. Buna karşın, envanter harcamaları, borç geri ödemeleri, yeni ekipman ve varlık satın alma gibi belirli harcamalar nakdi azaltır ancak karlılığı azaltmaz. Bu nedenle, işletme para harcarken yine de karlı görünebilir. İşin satış tarafında, işletme bir müşteriye satış yapabilir ve fatura gönderebilir, ancak ödemeyi hemen alamaz. Bu satış, kar ve zarar tablosundaki gelire eklenir, ancak müşteri ödeme yapana kadar banka hesabında görünmez. Bu nedenle nakit akışı tahmini çok önemlidir. Bu tahmin, işletme ne kadar karlı olursa olsun, her ayın sonunda bankada ne kadar para olacağını tahmin etmeye yardımcı olur.

Nakit akışı tahmini yapmanın birkaç meşru yolu vardır. İlk yönteme “Doğrudan Yöntem”, ikinci yöntem ise “Dolaylı Yöntem” olarak adlandırılır. Her iki yöntem de doğru ve geçerlidir ”“ sizin için en uygun ve anlaması en kolay olan yöntemi seçebilirsiniz.

Ne yazık ki, uzmanlar can sıkıcı olabilir. Bazen, bir yöntemi kullanır kullanmaz, ticari finansalları bilmesi gereken biri size yanlış yaptığınızı söylüyor gibi görünüyor. Çoğu zaman bu, uzmanın bunu yapmanın birden fazla yolu olduğunu anlayacak kadar bilgi sahibi olmadığı anlamına gelir.

2.1. Nakit akışını tahmin etmenin ‘doğrudan’ yöntemi

Nakit akışını tahmin etmek için doğrudan yöntem, dolaylı yönteme göre daha az popülerdir, ancak kullanımı çok daha kolaydır. Daha az popüler olmasının nedeni, işletmenin muhasebe yazılımından standart raporlar kullanılarak kolayca oluşturulamamasıdır. Ancak, geleceğe dönük bir tahmin oluşturuluyorsa, muhasebe sisteminden gelen raporlara güvenilmez, bu nedenle işletme için daha iyi bir seçim olabilir. Doğrudan yöntemi seçmenin dezavantajı, bazı bankacılar, muhasebeciler ve yatırımcıların nakit akışı tahmininin dolaylı yöntemini görmeyi tercih edebilmeleridir. Ancak, doğrudan yöntem de aynı derecede doğrudur. Nakit akışını tahmin etmenin doğrudan yöntemi şu basit genel formüle dayanır:

Dört ana kaynaktan nakit alınır:

a) Ürün ve hizmetlerinizin satışı

Nakit akışı tahmininde bu, “Operasyonlardan Nakit” bölümüdür. Ürünler ve hizmetler satıldığında, bazı müşteriler anında nakit ödeme yapar (bu, e-tablodaki “nakit satışlar” satırıdır). Bu para hemen alınır ve banka hesabına yatırılabilir. Ayrıca müşterilere fatura gönderilebilir ve ardından ödemenin tahsil edilmesi gerekebilir. Bu yapıldığında, Alacak Hesaplarında borçlu olunan para takip edilir. Müşteriler bu faturaları ödediğinde, o nakit, “Alacak Hesaplarından Nakit” satırındaki nakit akışı tahmininde görünür. Bu satırı tahmin etmenin en kolay yolu, müşteriler tarafından hangi faturaların ne zaman ödeneceğini düşünmektir.

b) İşletmeye yeni krediler ve yatırımlar

Bir bankadan veya bir yatırımdan yeni bir kredi alarak da nakit alınabilir. Bu tür bir nakit alındığında, krediler ve yatırımlar için o takip edilir. Bu iki farklı türde nakit akışını birbirinden ayrı tutmakta fayda vardır, çünkü çoğunlukla kredilerin geri ödenmesi gerekirken yatırımların geri ödenmesi gerekmemektedir.

c) Varlıkların satışı

Varlıklar; araç, ekipman veya emlak gibi işletmenin sahip olduğu şeylerdir. Bir varlık satıldığında, genellikle o satıştan nakit alınır ve bu nakit, nakit akışı tahmininin “Varlık Satışları” bölümünde takip edilir. Örneğin, şirketin artık ihtiyaç duymadığı bir kamyonu satılarsa, bu satıştan elde edilen gelir nakit akış tablosunda görünür.

ç) Diğer gelir ve satış vergisi

İşletmeler satışların yanı sıra başka kaynaklardan da para getirebilirler. Örneğin, işletme bir tasarruf hesabında bulunan paradan faiz geliri elde edebilir. Birçok işletme ayrıca müşterilerinden satış vergisi, KDV, HST/GST ve diğer vergi mekanizmaları şeklinde vergi toplar. İdeal olarak, işletmeler bu paranın tahsilatını satışlarda değil, belirli bir sıradaki nakit akışı tahmininde kaydeder.

Harcanması planlan para da tahmin edilir:

a) Nakit harcama ve faturaları ödeme

İşletmenin faaliyetleriyle ilgili iki tür nakit harcama tahmin edilir: Nakit Harcama ve Borç Hesaplarının Ödenmesi. Nakit harcama, küçük tutarlarda nakit kullanıldığında veya bir fatura hemen ödendiğinde harcanan paradır. Ancak, alınan ve daha sonra ödenen faturalar da vardır. Bu faturalar Borç Hesaplarında takip edilir. Borç hesaplarında takip edilen faturalar ödendiğinde, bu nakit ödeme nakit akışı tahmininde “borç hesaplarının ödenmesi” olarak görünür. Bu satırı tahmin ederken, hangi faturaların ödeneceğinin ve ne zaman ödeneceğinin düşünülmesi gerekir. Nakit akışı tahmininin bu bölümünde birkaç şey hariç tutulur: kredi ödemeleri, varlık alımları, temettüler ve satış vergileri.

b) Kredi ödemeleri

Tahmini kredi geri ödemeleri yapıldığında, nakit akışı tahmininde anaparanın geri ödemesi tahmin edilir. Kredinin faizi, “faaliyet dışı giderler” içinde izlenir.

c) Varlık satın alma

Varlık satışlarının nasıl takip edildiğine benzer şekilde, nakit akışı tahmininde varlık alımları tahmin edilir. Varlık alımları, uzun süreli, somut şeylerin alımlarıdır. Tipik olarak, gelecekte potansiyel olarak yeniden satılabilecek araçlar, ekipman, binalar ve diğer şeyler.

ç) Diğer faaliyet dışı giderler ve satış vergisi

İşletmenin “faaliyet dışı” giderler olarak kabul edilen başka giderleri de olabilir. Bunlar, işletmenin yapabileceği yatırımlar ve kredilere ödenen faiz gibi, işin yürütülmesiyle ilişkili olmayan giderlerdir. Ayrıca ne zaman vergi ödemesi yapılacağı tahmin edilecek ve bu nakit çıkışları bu bölüme dahil edilecektir.

2.2. Nakit akışını tahmin etmenin ‘dolaylı’ yöntemi

Nakit akışı tahmininin dolaylı yöntemi, doğrudan yöntem olduğu kadar geçerlidir ve aynı sonuçlara ulaşır. Doğrudan yöntemin nakit kaynaklarına ve kullanımlarına baktığı yerde, dolaylı yöntem net gelirle başlar ve amortisman gibi karlılığı etkileyen ancak nakit bakiyesini etkilemeyen öğeleri geri ekler. Dolaylı yöntem, geçmişle ilgili nakit akış tabloları oluşturmak için daha popülerdir, çünkü rapor için verileri muhasebe sisteminden kolayca alabilir. Net geliri (karı) alarak ve ardından karı etkileyen, ancak nakit olmayan şeyleri ekleyerek dolaylı nakit akışı tablosu yaratılır. Ayrıca, rezerve edilmiş ancak henüz ödemesi yapılmamış satışlar gibi şeyler de kaldırılır.

Gerçek nakit akışını bulmak için yapılacak beş ana kategori vardır:

a) Alacak hesaplarındaki değişiklik için düzeltme yapılması

Tüm satışlar hemen nakit olarak gelmez. Dolaylı nakit akışı tahmininde, satışların bir kısmının bankada nakit olarak sonuçlanmadığını, bunun yerine alacak hesaplarını artırdığını hesaba katmak için net karın ayarlanması gerekir.

b) Borç hesaplarındaki değişiklik için düzeltme yapılması

Alacak hesapları için nasıl bir ayarlama yapıldığına çok benzer bir şekilde, gelir tablosunda ayrılmış ancak henüz ödememiş olabilecek giderlerin hesaba katılması gerekir. Bu harcamaları geri eklemek gerekir, çünkü elde hala o nakit vardır ve henüz faturalar ödenmemiştir.

c) Vergiler ve amortisman

Gelir tablosunda vergiler ve amortisman karlılığını düşürmeye çalışır. Nakit akışı tablosunda, amortismanın geri eklenmesi gerekir, çünkü bu tutar aslında nakdi etkilemez. Vergiler bir gider olarak hesaplanmış olabilir, ancak yine de o para banka hesabında olabilir. Durum buysa, nakit akışının doğru bir tahminini almak için bunun da tekrar eklenmesi lazımdır.

ç) Krediler ve yatırımlar

Doğrudan nakit akışı yöntemine benzer şekilde, krediler ve yatırımlar şeklinde alınan ek nakitleri de eklemek gerekir. Bu satırdaki kredi ödemelerinin de çıkarıldığından emin olunmalıdır.

d) Alınan ve satılan varlıklar

Varlık satın alındıysa veya satıldıysa, bunun nakit akışı hesaplamalarına eklenmesi gerekir. Bu, yine nakit akışını tahmin etmenin doğrudan yöntemine benzemektedir.

2.3. Nakit akışı tahmininin avantajları

Nakit akışı tahmini, bir işletmenin nakit sıkıntısından kaçınmasını sağlamanın yanı sıra, işletmelerin başka şekillerde gelişmesine yardımcı olur:

  • İşletmelerin borçtan daha hızlı kurtulmasına yardımcı olmak (borç geri ödemeleri genellikle planlanması gereken büyük nakit çıkışlarıdır),
  • İşletmelerin sorumlu olabilecekleri herhangi bir finansal kısıtlamaya uymalarını sağlamak,
  • İşteki büyümeyi tahmin etmek ve nakit akışını iyileştirmek.

* Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Yazıdaki tüm hatalar, kusurlar, noksanlıklar ve eksiklikler yazarına aittir.

Yazı başlığında aşağıdaki kaynaklara bakılabilir:

  • Adam Hayes, Cash Flow Definition, Investopedia, June 08, 2022, < https://www.investopedia.com/terms/c/cashflow.asp > erişim tarihi 12 Eylül 2022
  • Janet Berry-Johnson, Cash Flow Forecasting: A How-To Guide (With Templates), July 12, 2022, < https://bench.co/blog/operations/cash-flow-forecasting/ > erişim tarihi 12 Eylül 2022
  • Tim Berry, How to Forecast Cash Flow, < https://articles.bplans.com/how-to-forecast-cash-flow/ > erişim tarihi 12 Eylül 2022
  • What is a cash flow forecast? Lawbite, 08 September 2022, < https://www.lawbite.co.uk/resources/blog/what-is-a-cash-flow-forecast > erişim tarihi 12 Eylül 2022

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.