Uluslararası Yatırım Anlaşmalarına İlişkin Temel İlkeler*

Nisa bebeğe…

“…kim bir kimseyi öldürürse bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de bir can kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.”

(Maide:32)

Önsözler

Rusya Federasyonu 24 Şubat 2022 günü Ukrayna’ya yönelik bir askeri operasyon düzenlemiş olup; operasyon halihazırda devam etmekle birlikte, Amerika Birleşik Devletleri, Almanya gibi bazı Avrupa Birliği ülkeleri, İngiltere, Kanada, Japonya ve diğer bazı Uzakdoğu ve Batılı ülkeler tarafından Rusya’ya acımasız sayılabilecek şiddette ekonomik içerikli yaptırımlar başta olmak üzere çok sayıda müeyyide uygulanmaya başlanmıştır. Ardından, Rusya Federasyonu da ekonomik içerikli bazı kararlar istihsal etmiştir (etmektedir). Yanı sıra, Rusya tarafından ülkesindeki yabancı yatırımlara dönük millileştirme sorgulamaları da yapılmaktadır. Bu yazı, uluslararası yatırım anlaşmalarına ilişkin genel çerçeve ile birlikte bu anlaşmalara ilişkin temel ilkelerin takdimini amaçlamaktadır.

İşbu çalışma, ebeveyni tarafından terkedilmesi sonrasında vefat eden Nisa isimli bebeğe adanmıştır.

1. Uluslararası Yatırım Anlaşmalarına İlişkin Genel Çerçeve[1]

Uluslararası bir yatırım anlaşması (international investment agreements/IIAs), yatırımların korunması, teşvik edilmesi ve serbestleştirilmesi amacıyla sınır ötesi yatırımlar ile ilgili konuları ele alan ülkeler arasında yapılan bir anlaşmadır. Çoğu IIA, doğrudan yabancı yatırımları (DYY) ve portföy yatırımlarını kapsar, ancak bazıları ikincisini hariç tutar. IIA’ları imzalayan ülkeler, aynı zamanda kendi bölgelerindeki yabancı yatırımlara yönelik muameleler konusunda belirli standartlara uymayı taahhüt ederler. IIA’lar, bu taahhütlerin yerine getirilmemesi durumunda ihtilafların çözümüne yönelik prosedürleri de tanımlar. En yaygın IIA türleri ikili yatırım anlaşmaları (bilateral investment treaties/BITs) ile tercihli ticaret ve yatırım anlaşmalarıdır (preferential trade and investment agreements/PTIAs). Vergilendirme genellikle yabancı yatırımlar üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğundan, uluslararası vergilendirme anlaşmaları (international taxation agreements) ve çifte vergilendirme anlaşmaları (double taxation treaties/DTTs) da IIA olarak kabul edilmektedir.

İkili yatırım anlaşmaları (BITs), öncelikle yabancı yatırımın kabulü, yürütülmesi ve korunması ile ilgilenir. Genellikle, anlaşma ortağının topraklarında başka bir ülkenin müteşebbisleri veya bireyleri tarafından yapılan yatırımları kapsar. Tercihli ticaret ve yatırım anlaşmaları (PTIAs), ülkeler arasında ekonomik ve ticari alanlarda işbirliğine ilişkin anlaşmalar olup, genellikle daha geniş bir dizi konuyu kapsarlar ve ikili veya bölgesel düzeylerde sonuçlandırılırlar. IIA olarak sınıflandırılabilmesi için, PTIA’ların, diğer içeriklerinin yanı sıra, yabancı yatırımlar ile ilgili özel hükümler içermesi gereklidir. Uluslararası vergilendirme anlaşmaları ise, öncelikle uluslararası finansal faaliyetlere (örneğin, gelir, varlıklar veya finansal işlemler üzerindeki vergilerin düzenlenmesi) ilişkin çifte vergilendirme konusuyla ilgilenmektedir. Bazı anlaşmalar daha fazla sayıda ülkeyi kapsasa da, bunlar genellikle iki taraflı olarak (bilaterally) yapılır ve adlandırılır.

2. Uluslararası Yatırım Anlaşmalarının Temel İlkelerine Kaynaklık Eden Uluslararası Hukuk Belgeleri

Yatırım politikası oluşturmaya yönelik Temel İlkeler[2] (core principles), ulusal ve uluslararası yatırım politikalarının geliştirilmesine rehberlik etmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçla, söz konusu ilkeler yatırım politikası oluşturmanın zorluklarını ortadan kaldırmak için bir dizi “yatırım politikaları için kriter” tasarlanmıştır. Belirtilen zorlukların aşılması noktasında;

  • Entegre yatırım çağrısı,
  • Genel kalkınma stratejilerine dönük politikalar,
  • Sürdürülebilirliği artırmaya yönelik yatırım politikalarının bir parçası olarak, dengeleme hakları ile devletlerin ve yatırımcıların yatırımların korunması bağlamındaki yükümlülükleri,
  • Yatırım politikası oluşturmaya ilişkin teşvikler ve
  • Yatırımlar ile ilgili zorluklarda uluslararası işbirliğinin teşvik edilmesi

hedeflenmektedir.

Temel İlkeler, başlı başına bir kurallar dizisi olmayıp, Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (United Nations Conference on Trade and Development/UNCTAD) Yatırım Politikası Çerçevesinin (Investment Policy Framework) ayrılmaz bir parçasıdır.

Temel İlkeler mevcut uluslararası hukuk organlarına, anlaşmalara ve beyanlara kadar geniş bir yelpazede izlenebilir.

BM Şartı[3] (Madde 55), diğerlerinin yanı sıra, ekonomik ve sosyal ilerleme ve kalkınma hedefini teşvik etmeyi amaçlar. BM Binyıllık Kalkınma Hedefleri (UN Millennium Development Goals) de, “Küresel bir Kalkınma için Ortaklık” (Global Partnership for Development) için çağırır. Özellikle, BM’nin anılan hedeflerinde yer alan 8 no.lu Hedef (Amaç 12); açık, kurala dayalı, öngörülebilir, iyi yönetişim ve kalkınma esaslı ve hem ulusal hem de uluslararası düzeyde yoksulluğun azaltılmasını amaçlayan ve ayrımcı olmayan ticaret ve finansal sistemi (yatırım sistemine eşit olarak uygulanan kavramlar) teşvik etmektedir.

BM 2002 Kalkınma Finansmanı Konferansının “Monterey Uzlaşması” (Monterrey Consensus of the UN Conference on Financing for Development of 2002); maksimum kalkınma etkisiyle birlikte, yatırımcıların yerelde ve yurtdışında karlı ve verimli bir şekilde faaliyet göstermelerine izin veren sağlam makroekonomik yapıya ve kurumlara sahip ülkelerin uygun sözleşme uygulamalarına ve mülkiyet haklarına saygılı şeffaf, istikrarlı ve öngörülebilir yatırım ortamı oluşturmayı ve bir sonuca ulaşmak için çabalarını sürdürmeleri gerektiğini kabul eder. BM Eylül 2002 tarihli Johannesburg Uygulama Planını (UN Johannesburg Plan of Implementation of September 2002) izleyen “Rio Bildirgesi”nde (Rio Declaration); ekonomik, sosyal ve çevresel yönleri de içeren sürdürülebilir kalkınma için ulusal stratejilerin detaylandırılması ve formüle edilmesi çağrısında bulunulur.

Mayıs 2011’deki 4’üncü BM En Az Gelişmiş Ülkeler[4] (EAGÜ) Konferansı’nda EAGÜ’ler için daha sağlam, dengeli, adil ve sürdürülebilir büyüme ve sürdürülebilir kalkınmayı başarmak için, üretken kapasite geliştirmeye ve yapısal dönüşüme güçlü bir şekilde odaklanan 2011 İstanbul Eylem Programının 2011-2020 döneminde adapte edilmesi önerilmiştir. Son olarak, 2012 yılındaki XIII. UNCTAD Konferansı[5] (ve önceki UNCTAD Konferansları); doğrudan yabancı yatırımların (foreign direct investments) kalkınma sürecindeki rolünü kabul etti ve ülkeleri istikrarlı, öngörülebilir ve kolaylaştırıcı yatırım ortamlarının öneminin altını çizen kapsayıcı büyüme ve sürdürülebilir kalkınma konusunda yabancı yatırımların etkisini artırmayı amaçlayan politikaları tasarlamaya çağırdı.

Temel İlkeler ile ilgili diğer bazı uluslararası belgeler ve/veya anlaşmalar da şunlardır:

  • İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (Universal Declaration of Human Rights) ve BM İş ve İnsan Haklarına İlişkin Yol Gösterici İlkeler [United Nations (UN) Guiding Principles on Business and Human Rights],
  • Çok Taraflı Yatırımlar Garanti Ajansı Kuruluş Sözleşmesi (Convention on the Establishment of the Multilateral Investment Guarantee Agency),
  • Doğrudan Yabancı Yatırımlara ilişkin Dünya Bankası Rehberleri/Kılavuzları (World Bank Guidelines on the Treatment of Foreign Direct Investment),
  • BM Küresel Kompakt (UN Global Compact[6]),
  • OECD Çokuluslu İşletmeler Rehberleri (OECD Guidelines for Multinational Enterprises)
  • Uluslararası Çalışma Örgütü Çok Uluslu Şirketlere ve Sosyal Politikalara İlişkin Üçlü İlke Bildirgesi (ILO Tripartite Declaration of Principles concerning Multinational Enterprises and Social Policy),
  • Dünya Ticaret Örgütü (World Trade Organization/WTO) ile ilgili çeşitli anlaşmalar,
  • Hizmet Ticareti Genel Anlaşması (General Agreement on Trade in Services/GATS),
  • Ticarete İlişkin Yatırım Önlemleri Anlaşması (Agreement on Trade-Related Investment Measures/TRIMs) ve
  • Devlet Tedarik Anlaşması/Devlet Alımları Anlaşması (Agreement on Government Procurement[7]).

3. Uluslararası Yatırım Anlaşmalarına İlişkin Temel İlkeler

Uluslararası yatırım anlaşmalarına ilişkin Temel İlkeler aşağıdaki tabloda sunulmaktadır.

Tablo: Uluslararası Yatırım Anlaşmalarına[8] İlişkin Temel İlkeler
Alan Temel İlkeler (Core Principles)
Sürdürülebilir kalkınmaya dönük yatırımlar Yatırım politikası oluşturmanın temel hedefi, kapsayıcı büyüme ve sürdürülebilir kalkınma için yatırımları teşvik etmektir.
1 Politika tutarlılığı

(policy coherence)

Yatırım politikaları bir ülkenin genel kalkınma stratejisine dayandırılmalı; yatırımları etkileyen tüm politikalar birbirleriyle tutarlı olmalı, hem ulusal hem de uluslararası düzeyde görevdeşlik (sinerji) yaratmalıdır.
2 Kamu yönetimi ve kamu kurumları

(public governance and institutions)

Tüm paydaşları içeren yatırım politikaları geliştirilmeli ve bu politikalar yatırımcılar için yüksek kamu yönetişimi standartlarına ve öngörülebilir, verimli ve şeffaf izleklerine (prosedür) bağlı hukukun üstünlüğüne dayalı kurumsal bir çerçeveye oturmalıdır.
3 Dinamik politika oluşturma

(dynamic policymaking)

Yatırım politikaları, etkinlik ve uygunluk açısından düzenli olarak gözden geçirilmeli ve değişen kalkınma dinamikleri ile uyumlaştırılmalıdır.
4 Dengeli hak ve yükümlülükler

(balanced rights and obligations)

Yatırımcıların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesinde yatırım politikaları dengeli olmalı; devletlerin, yatırımcıların ve kalkınmanın ilgi alanındaki herkesin çıkarını gözetmelidir.
5 Düzenleme yapma hakkı

(right to regulate)

Her ülke yabancı yatırımların girişi ve faaliyet koşullarının tesis edilmesi konularında egemenlik haklarına sahip olup, kamusal malların menfaatinin korunması ve muhtemel olumsuz etkilerin en aza indirilmesi konularında uluslararası taahhütlere tabidir.
6 Yatırımlara açık olma

(openness to investment)

Her ülkenin kalkınma stratejisi doğrultusunda, yatırımlar için açık, istikrarlı ve öngörülebilir giriş koşullarını içeren bir yatırım politikası oluşturulmalıdır.
7 Yatırımları koruma ve onarma

(investment protection and treatment)

Yatırım politikaları, yerleşik yatırımcılara yeterli koruma sağlamalı; yerleşik yatırımcılara yönelik muamele, doğası gereği ayrımcı olmamalıdır.
8 Yatırımları özendirme ve kolaylaştırma

(investment promotion and facilitation)

Yatırımları teşvik ve kolaylaştırma politikaları, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda ve yatırımlar için zararlı olabilecek rekabet riskini en aza indirecek şekilde tasarlanmalıdır.
9 Kurumsal yönetim ve sorumluluk

(corporate governance and responsibility)

Yatırım politikaları benimsenmesini ve uyumluluğu teşvik etmeli ve kolaylaştırmalıdır kurumsal sosyal sorumluluk ve iyi kurumsal yönetime ilişkin en iyi uluslararası uygulamaları ile uyumu benimsemeyi kolaylaştırmalı ve teşvik etmelidir.
10 Uluslararası işbirliği

(international cooperation)

Uluslararası toplum, özellikle en az gelişmiş ülkelerde, kalkınma için ortak yatırım politikası zorluklarını ele almak için işbirliği yapmalı; yatırım korumacılığından kaçınmak için de topluca çaba gösterilmelidir.

* Bu yazıda yer alan görüşler yazarına ait olup çalıştığı kurumu bağlamaz, yazarın çalıştığı kurum veya göreviyle ilişki kurulmak suretiyle kullanılamaz. Yazıdaki tüm hatalar, kusurlar, noksanlıklar ve eksiklikler yazarına aittir.

[1] Bu konuya müteallik okumalar için bazı kaynaklar şöyledir:

  • Relationships between International Investment Agreements, OECD, < https://www.oecd.org/investment/investment-policy/WP-2004_1.pdf >
  • Mahnaz Malik, Definition of Investment in International Investment Agreements, August 2009, < https://www.iisd.org/system/files/publications/best_practices_bulletin_1.pdf >
  • International Investment Agreements, < https://unctad.org/topic/investment/international-investment-agreements >
  • International investment agreement, < https://en.wikipedia.org/wiki/International_investment_agreement >

[2] Bu konuda lütfen ilişik çalışmaya bkz. UNCTAD, Investment Policy Framework: For Sustainable Development, 2015, < https://unctad.org/system/files/official-document/diaepcb2015d5_en.pdf > erişim tarihi 06 Nisan 2022

[3] UN Charter (Birleşmiş Milletler Şartı)

[4] UN Conference on LDCs in May 2011 adopted the Istanbul Programme of Action for the LDCs 2011-2020 (LDCs: least developed countries/en az gelişmiş ülkeler)

[5] 2012 UNCTAD XIII Conference

[6] Global Compact, dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik girişimidir: < https://www.unglobalcompact.org/ >

[7] Devlet Alımlarına İlişkin Anlaşma (GPA), Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) himayesinde, anlaşmanın taraflarının kamu otoriteleri tarafından yapılan mal ve hizmet alımlarının açıklık ve şeffaflık ilkelerine uygun olarak yapılmasını ve herhangi bir ayrımcılık yapılmamasını düzenleyen çok taraflı bir anlaşma olup, ayrıntılı bilgi için yandaki internet sitesine bakılabilir: < https://www.wto.org/english/tratop_e/gproc_e/gp_gpa_e.htm >

[8] Uluslararası yatırım anlaşmaları: international investment agreements (IIAs)

1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.