I-BASIN İŞ KANUNU’NUN KAPSAMI
Bu Kanun’un asıl adı “Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun” dur. Kanun numarası 5953 olup 13.06.1952 tarihinde kabul edilmiş ve 20.06.1952 t. ve 8140 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu ad uzun olduğundan kamuoyunda “Basın İş Kanunu” olarak bilinmektedir. Kanun’un bir çok maddesi 04.01.1961 t. ve 212 s.lı Kanunla değiştirilmiştir. 15.02.2011 tarihli ve 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun’un 23’ncü maddesi uyarınca, medya hizmet sağlayıcılarının haber birimlerinde çalıştırılacak basın kartlı çalışanlar da bu Kanun kapsamına alınmıştır. Daha sonra 13.10.2022 tarihli ve 7418 sayılı Kanun’un 28’nci maddesiyle bu Kanun’un 1’nci maddesinin 1’nci fıkrasına “gazete” ibaresinden sonra gelmek üzere “internet haber siteleri” ibaresi eklenmiştir. Buna göre Kanun’un 1’nci maddesi şöyledir:
Bu kanun hükümleri Türkiye’de yayınlanan gazete, internet haber siteleri ve mevkutelerle haber ve fotoğraf ajanslarında her türlü fikir ve sanat işlerinde çalışan ve İş Kanunundaki “işçi” tarifi şümulü haricinde kalan kimselerle bunların işverenleri hakkında uygulanır.
Bu kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir.
Maddede sayılan işyerlerinin fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışan kişiler bu Kanun kapsamındadırlar.
Ancak, maddede Türkiye’de yayınlanma koşulu getirildiğinden, yabancı ülkelerde yayın yapan gazete, dergi, internet sitesi, haber ve fotoğraf ajanslarının Türkiye’de çalıştırdığı gazeteci Türk vatandaşı da olsa BİK kapsamında sayılmaz.[1]
II-KIDEM TAZMİNATINA HAK KAZANMA KOŞULLARI
Anayasa Mahkemesinin iptal kararından önce, Basın İş Kanunu’nun 6’ncı maddesinin 1’nci fıkrası gereği, gazetecinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için meslekte en az 5 yıl çalışma koşulu aranmakta idi. Ancak, Anayasa Mahkemesi’nin 04.05.2023 tarihli kararı ile, bu maddenin 1’nci fıkrası ile 7’nci fıkrasının 2’nci cümlesi iptal edilmiştir.[2] Artık bundan böyle gazetecinin kıdem tazminatına hak kazanması için 5 yıllık meslek kıdemi aranmayacaktır. Ayrıca, kıdem tazminatı hesabında 6 aydan az süreler de dikkate alınacaktır. Adından da anlaşılacağı gibi, kıdem tazminatına hak kazanmak için belirli bir sürenin geçmesi gerekmektedir. İş K’nu (1475 m.14) ve Deniz İş K’da kıdem tazminatına hak kazanmak için en az 1 yıllık çalışma süresi aranmaktadır. AYM’nin iptal kararından sonra, çalışma yaşamında eşitliğin ve dengenin sağlanması açısından, gazetecilerin de kıdem tazminatına hak kazanabilmeleri için 1 yıllık çalışma süresinin yeterli sayılması gerekir. Ancak m.6/2 gereği, kıdem süresi mesleğe ilk giriş tarihinden itibaren hesaplanacaktır. Yani gazeteci, 1 yıllık süre içinde değişik işverenlerin işyerlerinde ya da aynı işyerinde değişik işverenler yanında çalışsa da kıdem tazminatı son işveren tarafından ödenecektir.
Bu durumda, Basın İş Kanunu’na göre kıdem tazminatına hak kazanma koşulları şunlardır:
- Gazetecinin meslekte en az 1 yıl çalışmış olması.
- Gazetecinin ölümü.
Gazetecinin ölümü durumunda ayrıca 3 aylık ücreti tutarında ölüm tazminatı ödenir (M.18).
- Gazete yayınının durdurulması.
Bu durumda, gazeteciye 2 ay süre ile ücreti ödenir. Bu süre sonunda sözleşme kendiliğinden sona erer ve gazeteci kıdem tazminatına hak kazanır (m.17/4).
- Bir gazetenin veya süreli yayının veçhe (yön) ve karakterinde gazetecinin şeref ya da şöhretine veya manevi değerlerine zarar verecek şekilde açık bir değişiklik olması durumunda, gazeteci tarafından bildirim sürelerini beklemeden iş sözleşmesinin sonlandırılması (m.11).
- Gazetecinin hastalığının 6 aydan uzun sürmesi durumunda işveren tarafından iş sözleşmesinin sonlandırılması (m.12).
İş K’da (1475 m.14) ve Deniz İK’nun 20’nci maddesinde kıdem tazminatına hak kazanma koşulları ayrıntılı olarak belirtildiği halde, BİK’da ayrıntılı bir belirleme yapılmamıştır. Örneğin, İK’nın 24’ncü maddesinde işçi tarafından ve 25’nci maddesinde işveren tarafından fesih nedenleri BİK’da yoktur. Ayrıca, muvazzaf askerlik, yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödeme, sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak ve kadın gazetecinin evlenmesi nedeniyle işyerinden ayrılmaları durumlarında kıdem tazminatına hak kazanacakları BİK’da yer almamıştır.
Ancak Yargıtay, bu konularda İş K’nu hükümlerinin kıyasen uygulanmasının yerinde olacağını kabul etmektedir. Nitekim, ücreti ödenmeyen gazetecinin İK’nın 24/II maddesinin kıyasen uygulanarak kıdem tazminatına hak kazanacağına hükmetmiştir.[3]
Yargıtay bir başka kararında da, gazetecinin emeklilik nedeniyle işten ayrılması dolayısı ile kıdem tazminatına hak kazanacağını kabul etmiştir.[4]
III-KIDEM TAZMİNATININ HESAPLANMASI
1 -Kıdem Tazminatı Hesabına Esas Alınacak Süre
Yukarıda belirtildiği gibi, gazetecinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için ilk koşul meslekte en az 1 yıl çalışmış olmasıdır. Bu sürenin aynı işveren işyerinde veya son işveren işyerinde geçmesi gerekmez. Örneğin, gazeteci bir işyerinde 4 ay, diğerinde 5 ay çalışıp son işyerindeki çalışma süresi ile 1 yılı doldurduğunda kıdem tazminatına hak kazanır. Ya da, işyerinin el değiştirmesi sonucu bu işyerinde değişik işverenlerin işçisi olarak 1 yılı tamamladığında yine kıdem tazminatına hak kazanacaktır.
2-Kıdem Tazminatı Hesabına Esas Alınacak Ücret
Basın İş Kanunu’nda, gazeteciye her hizmet yılı ve artan süre için son aylığı esas alınarak her yıl için bir aylık ücret tutarı tazminat ödeneceği öngörülmüştür (m.6/7). Bu maddede ücret dışında yapılan ödemelerin tazminat hesabında dikkate alınacağı belirtilmediğinden, hesaplama son brüt kök (çıplak) ücrete göre yapılacaktır. Yani, ücret dışında yemek, yol, yakacak parası adı altında yapılan ödemeler kıdem tazminatı hesabına esas ücrete eklenmeyecektir.[5]
3-Kıdem Tazminatının Hesaplanması
Yukarıda belirtildiği gibi, 6’ncı maddenin 7’nci fıkrasının 2’nci cümlesine yer alan, 6 aydan az sürelerin kıdem tazminatı hesabında dikkate alınmayacağı ibaresi de AYM tarafından iptal edilmiştir. Buna göre, gazetecinin kıdem tazminatı hesabı, İK ve DİK’da olduğu gibi, tam yıldan artan süreler de dikkate alınarak hesaplanacaktır. Örneğin, 2024 yılında kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde iş sözleşmesi sona eren gazetecinin çalışma süresinin 3 yıl 4 ay 15 gün olduğunu ve son aylık brüt ücretinin 30.000.00 TL olduğunu varsaydığımızda:
3 yıl için, 3 yıl x 30.000.00 ……… = 90.000.00
3 ay için, 30.000.00/12 x 3 ay ……. = 7.500.00
15 gün için, 30.000.00/365 x 15 gün = 1.232.88
Toplam kıdem tazminatı ….. = 98.732.88 TL dir.
Gazetecilerin kıdem tazminatında tavan sınırlaması yoktur. Ancak, Kıdem tazminatının 24 aylığı aşan kısmi gelir vergisine tabidir (193 s.lı Gelir Ver.K’nu m.25).[6]
IV-KIDEM TAZMİNATI ALACAĞINDA ZAMANAŞIMI
4857 sayılı İş Kanunu’nun ek 3’ncü maddesinde, hangi kanundan kaynaklanırsa kaynaklansın kıdem tazminatı alacağında zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu öngörüldüğünden, BİK’dan kaynaklanan kıdem tazminatı alacağında da zamanaşımı süresi 5 yıldır. Zamanaşımının başlangıç tarihi ise, dava açılmadan önce işveren temerrüde düşürülmüşse temerrüt tarihi, temerrüt yoksa dava tarihidir.
V-KIDEM TAZMİNATINA UYGULANACAK FAİZ
Basın İş Kanunu’nda kıdem tazminatı için özel bir faiz oranı belirtilmemiştir. Bu bakımdan, kıdem tazminatı alacağına 3095 sayılı K’da belirtilen ve bu gün için yıllık %9 olan faiz oranı uygulanacaktır. Faiz başlangıç tarihi de temerrüt varsa temerrüt tarihi, yoksa dava tarihidir.[7]
VI-SONUÇ
Bugün yürürlükte olan iş kanunları içinde yürürlük tarihi (1952) en eski olanı Basın İş Kanunudur. Bu güne kadar bir çok maddeleri değiştirildiği ve son 3 yıl içinde Anayasa mahkemesi tarafından m.14/2, Ek m.1/8-2, m.6/1 ve m.6/1- 7’nci fıkra 2.cümlesi iptal edildiği halde, yine de bugünün gereklerine cevap veremediği çok açık şekilde ortadadır. Buna rağmen, özellikle bu Kanun kapsamında çalışanlar tarafından olumlu ya da olumsuz pek fazla eleştiriye de rastlanmamaktadır. Sanıyoruz bunun nedeni, bu işkolunda çalışan sayısının az oluşudur. Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin Ocak 2024 istatistiklerine göre, Basın, yayın ve Gazetecilik işkolunda toplam çalışan sayısı 96.675 olup sendika üye sayısı ise 11.717 dir. Umudumuz, iş kanunlarında yapılacak değişikliklerde bu Kanun çağ dışı hükümlerinin de dikkate alınmasıdır.
[1] – Y HGK, 07.06.2017 t, E:2015/2310-K:2017/1086, www.legalbank.net, ET:12.04.2022.
[2] – AYM, 04.05.2023 t, E:20121/62-K:2023/89, Resmi Gazete tarihi: 14.06.2023, sayı:32221.
[3] – Y 9 HD,14.04.2008 t, E:2007/14130-K:2008/8314, Yargıtay kararları Dergisi, Sayı 2008/10, s.1950.
[4] – Y 9 HD, 20.09.2021 t, E:2021/8069-K:2021/12312, www.legalbank.net, Erişim t: 12.04.2022.
[5] – Y 9 HD, 24.06.2015 t, E:2014/9025-K:2015/22885, İstanbul Barosu Dergisi, Sayı 2018/1, s.411. Ayrıca, yukarıda 4 no.lu dip notta belirtilen kararı.
[6] – Y 9 HD, 24.06.2015 t, E:2014/9025-K:2015/22885, İBD, sayı 2018/1, s.411.
[7] – Y 9 HD, 20.09.2021 t, E:2021/8069-K:2021/12312, www.legalbank.net, ET:12.04.2022.
Bursa’da doğdum. İlk, orta ve lise eğitimlerimi Bursa’da tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. Serbest avukat olarak İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik alanında çalışmaktayım. Bu konulardaki makalelerim dışında, “Açıklamalı İçtihatlı 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu” ve Prof. Dr. H. Yunus Taş ile birlikte yazdığımız “İş Mahkemelerinin Görevi ve Yargılama Usulü” isimli kitaplarım yayınlanmıştır.