Anahtar Noktalar
- Teknoloji ve yapay zekâ ekosistemi olgunlaştıkça yapay zekâ sektöründeki birleşme ve satın almaların artması muhtemeldir.
- Yapay zekâ sektöründeki anlaşmalar, potansiyel antitröst ve/veya ulusal güvenlik incelemeleri de dâhil olmak üzere benzersiz yasal ve düzenleyici zorluklar ortaya koymaktadır.
- Kapsamlı bir durum tespiti hayati önem taşımakta ve alıcılar, yapay zekâya özgü riskleri ele almak için özel beyanlar ve garantiler talep etmeye başlamaktadır.
- Anlaşma şartları, önemli olumsuz etki tanımları, geçici işletme sözleşmeleri ve tazminatlar, beyan ve garanti sigortası gibi başvuru mekanizmaları da dâhil olmak üzere diğer yapay zekâya özgü sorunları ele almak için de değişmektedir.
Yapay Zekâ Çağında Birleşme ve Satın Almalar
Yapay zekânın (artificial intelligence) hızlı gelişimi, onu, teknolojinin endüstriler genelinde dönüştürücü potansiyelini göstererek, teknoloji devlerinden girişim sermayedarlarına kadar piyasa katılımcıları için stratejik planlamanın ayrılmaz bir parçası haline getirmiştir. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, yapay zekâ teknolojisi muazzam bir yatırım dalgası çekmiştir.
Diğer teknoloji patlamalarında olduğu gibi, pazar lideri çözümlere sahip ve büyüme ve kârlılığa giden net bir yola sahip olan şirketler lider olarak ortaya çıkacak olup; somut değer veya rekabet avantajı gösteremeyenlerin ise zorluk çekmesi muhtemeldir.
Yapay zekâ pazarı geliştikçe, yapay zekâ ekosistemi genelinde birleşme ve satın alma (merger and acquisition) işlemlerinde artış öngörüyoruz. Bu artış, bir dizi yeni hukuki sorun ortaya çıkaracak ve bazı durumlarda yapay zekâya özgü yaklaşımlar gerektirecektir.
Özellikle, yapay zekâ şirketleri sinerji elde etmek ve pazar konumlarını güçlendirmek için konsolide olmaya çalıştıkça, düzenleyici otoritelerin antitröst endişeleri dile getirmesi muhtemeldir. Önde gelen teknoloji şirketlerinin gelecek vaat eden yapay zekâ girişimleri ile ortaklık kurmak için yarıştığı mevcut manzara üzerinde antitröst otoritelerinin incelemesi zaten yoğunlaşmıştır. Buna ek olarak, yapay zekâ teknolojilerinin ulusal güvenlik için stratejik önemi, devletin sınır ötesi işlemlere yönelik denetimini de artıracaktır.
Bu faktörler sektördeki birleşme ve satın alma işlemlerini karmaşıklaştıracak ve bu tür işlemlere daha sofistike bir yaklaşımın gerekliliğini ortaya çıkaracaktır.
Birçok yapay zekâ teknolojisinin karmaşıklığı ve yeni yapısı göz önüne alındığında, alıcıların hedefleri ile ilişkili değeri ve potansiyel riskleri doğru bir şekilde değerlendirmek için kapsamlı bir durum tespiti yapması gerekir.
Veri merkezleri ve yapay zekâ altyapısı sağlayan şirketler gibi belirli hedefler için, gerekli özen gösterme süreci büyük ölçüde teknoloji şirketlerine uygulananlarla aynı kalacak, ancak bazen bu tür şirketlerin yapay zekâ ile ilgili yeteneklerine daha fazla odaklanılacaktır (örneğin, bir veri merkezi hedefi için, bir alıcı, söz konusu hedefin yapay zekâ için gereken güç üretimi ve özel çiplere erişiminin olup olmadığını teyit etmek isteyebilir).
Ancak yapay zekâ ekosisteminin diğer segmentleri, özellikle de yapay zekâ sistemlerine ve uygulamalarına yoğun şekilde bağımlı olanlar için, gerekli özenin buna göre uyarlanması gerekir.
Yapay zekâ teknolojilerinin kritik değer yaratan veya düzenleyici denetimin artırıldığı alanlar olan benzersiz özellikleri ve potansiyel riskleri hakkında giderek daha fazla hedefli soruşturma görüyoruz.
Uygun özen gösterme ve düzenleyici belirsizlikler sırasında ortaya çıkan potansiyel riskler ışığında, piyasa katılımcıları yapay zekâ tarafından ortaya çıkarılan benzersiz sorunları ele almak için işlem sözleşmesinde özel anlaşma şartlarına giderek daha fazla odaklanmakta ve taraflar bu endişeleri ve belirsizlikleri yönetmek için belirli anlaşma şartları eklemektedir.
Beyanlar ve Garantiler [representations and warranties]
Çoğu durumda, yapay zekâ şirketlerinin satın alınmasındaki beyanlar ve garantiler, diğer yüksek teknoloji şirketlerinin satın alınmasında tipik olanlardan önemli ölçüde sapmaz. Yapay zekâ şirketleri ile ilişkili önemli risklerin çoğu, fikri mülkiyet hakları, bilişim teknolojisi, veri gizliliği ve siber güvenlik (intellectual property rights, information technology, data privacy and cybersecurity) gibi, diğer yüksek teknoloji şirketlerinin karşılaştığı risklere benzerdir.
Bu nedenle, bir alıcının bir işlem sözleşmesindeki standart beyanlara (örneğin, fikri mülkiyet ihlali veya siber ihlallerin bulunmadığına ilişkin) güvenmesi genellikle yeterlidir.
Ancak, alıcılar giderek artan bir şekilde, bir hedef şirketin yapay zekâ teknolojisinin belirli bir özelliğinin veya yönünün işletmenin değerlemesi için kritik önem taşıdığı veya benzersiz riskler içerdiği durumlarda ayrı yapay zekâya özgü beyanlar için baskı yapmaktadır. Mevcut yasanın belirsiz olduğu durumlarda da, özellikle üretken yapay zekâ durumunda, özel beyanlar kullanılmaktadır.
Örneğin, mevcut yasal standartlar, genellikle telif hakkıyla korunan eserler ve kişisel veriler içeren web sayfasından çıkarılmış verilerin bir yapay zekâ modelini eğitmek için kullanılmasının izin verilip verilmediği konusunda belirsizdir. Bir hedef şirket bu uygulamaya girerse, genel ihlal etmeme veya yasalara uyum beyanlarına güvenmek yeterli güvence sağlamayabilir. Bu nedenle, bir alıcı, yapay zekâ modelinin yalnızca izin verilen veriler ile eğitildiğine dair belirli bir beyan talep edebilir.
Benzer şekilde, önyargı, açıklanabilirlik ve yapay zekâ modellerinin güvenilirliği gibi konularda yasa yeni veya gelişmekte olduğunda, bir alıcı, hedef şirketin yapay zekâ sistemlerinin alıcının bu tür konulara ilişkin genel risk toleransı veya kurumsal felsefesi ile uyumlu olduğunun onaylanmasını talep edebilir.
‘Önemli Olumsuz Etki’ Tanımı
“Önemli olumsuz etki” (material adverse effect) tanımı, işlem anlaşmalarında sıklıkla önemli bir müzakere noktasıdır, çünkü bir hedef şirketin belirli beyanlarını nitelemek için kullanılabilir ve önemli bir olumsuz etkinin olmaması standart bir kapanış koşuludur. Tanım genellikle, genel siyasi veya ekonomik koşullardaki değişiklikler, savaşlar, doğal afetler ve yasa veya muhasebe ilkelerindeki değişiklikler gibi bir tarafın kontrolü dışında olan birçok etkiyi ortaya koyar.
Değişen düzenleyici ortam göz önüne alındığında, yapay zekâ işletmesi satıcıları, yasa değişikliği istisnasının yapay zekâ teknolojilerine ilişkin yasalardaki güncellemeleri de içermesini sağlamaya çalışabilir.
Geçici İşletme Sözleşmeleri [interim operating covenants]
Bir işlem sözleşmesindeki geçici işletme sözleşmeleri, hedefin değerini korumak ve alıcının işi sözleşmenin imzalandığı zamankiyle hemen hemen aynı koşullarda almasını sağlamak için tasarlanmıştır. Alıcılar, yapay zekâ sektöründeki hızlı gelişme ve değişen düzenleyici ortam göz önüne alındığında, hedef şirketin alıcının izni olmadan yapamayacağı yapay zekâya özgü eylemleri dâhil etmek için müzakere edebilir.
İmzalama ve kapatma arasındaki hedef şirket eylemlerine ilişkin bu tür yasaklara örnek olarak hedefin şunları yapamayacağı verilebilir:
- Eğitim verilerinin doğasını, hedef kitlenin yapay zekâ destekli ürün veya hizmetlerini yöneten kullanım koşullarını veya ilgili yasal uyum politikalarını ve prosedürlerini önemli ölçüde değiştirmek.
- Yeni yapay zekâ uygulamalarını, politikalarını ve prosedürlerini uygulamak.
- Yapay zekâ ile ilgili varlıkları satın almak veya lisansını almak ya da yeni bir yapay zekâ tedarikçisini bünyeye katmak.
Rücu [recourse]
Yukarıda da tartışıldığı üzere, bir yapay zekâ işletmesinin satın alıcısı, genellikle yüksek teknoloji şirketleri ile ilişkili geniş bir yelpazedeki yaygın riskleri kapsayan standart fikri mülkiyet, bilişim teknolojisi, veri gizliliği, siber güvenlik ve yasalara uyum beyanlarına güvenebilir.
Hedef şirketin işinin doğasına bağlı olarak, alıcı, bu beyanların bazılarını ve sözleşmeye dâhil edilen yapay zekâya özgü ek beyanları, yeterli koruma ve risk azaltmayı sağlamak için “temel beyanlar” (fundamental representations) veya “genel beyanlar”dan (general representations) daha uzun hayatta kalma sürelerine ve daha yüksek tavanlara sahip farklı bir kategori olarak ele almayı düşünebilir.
Ayrıca, gerekli özeni göstermede yapay zekâ ile ilgili belirli bir sorun ortaya çıkarsa, alıcı, genellikle müzakere edilen sınırlamalara [örneğin, tazminat sepetleri, tazminat tavanları, prosedürler (baskets, caps, procedures)] tabi olacak özel bir tazminat eklemeyi deneyebilir.
Tazminatın bir alternatifi veya tamamlayıcısı olarak, bir alıcı, hedef hakkında açıklanmayan veya yanlış sunulan bilgilerden kaynaklanan finansal kayıplara karşı kendisini korumak için beyan ve garanti sigortası (representation and warranty insurance) arayabilir.
Bugüne kadar, yapay zekâ sektöründeki işlemler ile daha geniş teknoloji sektöründeki işlemler arasında, teminat altına alma uygulamaları ve standartları açısından önemli farklılıklar görülmemiştir.
Ancak, yukarıda açıklananlar gibi daha yeni, yapay zekâya özgü beyanlar işlem anlaşmalarına dâhil edildikçe, beyan ve garanti sigortası taşıyıcılarından daha fazla sigortacılık incelemesi beklenmektedir. Poliçe kapsamı ve hariç tutmalar, yapay zekâ ile ilişkili benzersiz riskleri ele almak için gelişebilir. Beyan ve garanti sigortası taşıyıcıları ayrıca, bir alıcının gerekli özen bulgularını bağımsız olarak değerlendirmek için yapay zekâ araçlarından yararlanabilir.
1966 yılında, Gence-Borçalı yöresinden göç etmiş bir ailenin çocuğu olarak Ardahan/Çıldır’da doğdu [merhume Anası (1947-10 Temmuz 2023) Erzurum/Aşkale; merhum Babası ise Ardahan/Çıldır yöresindendir]. 1984 yılında yapılan sınavda Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü kazandı. 1985 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümüne yatay geçiş yaptı ve 1988’de Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye bölümünü birincilikle, Fakülteyi ise 11’inci olarak bitirdi.
1997 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Denver şehrinde yer alan ‘Spring International Language Center’da; 65’inci dönem müdavimi olarak 2008-2009 döneminde Milli Güvenlik Akademisi’nde (MGA) eğitim gördü ve MGA’dan dereceyle mezun oldu. MGA eğitimi esnasında ‘Sınır Aşan Sular Meselesi’, ‘Petrol Sorunu’ gibi önemli başlıklarda bilimsel çalışmalar yaptı.
Türkiye’de Yatırımların ve İstihdamın Durumu ve Mevcut Ortamın İyileştirilmesine İlişkin Öneriler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü);
Türk Sosyal Güvenlik Sisteminde Yaşanan Sorunlar ve Alınması Gereken Önlemler (Maliye Hesap Uzmanları Vakfı Araştırma Yarışması İkincilik Ödülü, Sevinç Akbulak ile birlikte);
Kayıp Yıllar: Türkiye’de 1980’li Yıllardan Bu Yana Kamu Borçlanma Politikaları ve Bankacılık Sektörüne Etkileri (Bankalar Yeminli Murakıpları Vakfı Eser Yarışması, Övgüye Değer Ödülü, Emre Kavaklı ve Ayça Tokmak ile birlikte);
Türkiye’de Sermaye Piyasası Araçları ve Halka Açık Anonim Şirketler (Sevinç Akbulak ile birlikte) ve Türkiye’de Reel ve Mali Sektör: Genel Durum, Sorunlar ve Öneriler (Sevinç Akbulak ile birlikte) başlıklı kitapları yayımlanmıştır.
Anonim Şirketlerde Kâr Dağıtımı Esasları ve Yedek Akçeler (Bilgi Toplumunda Hukuk, Ünal TEKİNALP’e Armağan, Cilt I; 2003), Anonim Şirketlerin Halka Açılması (Muğla Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Tartışma Tebliğleri Serisi II; 2004) ile Prof. Dr. Saim ÜSTÜNDAĞ’a Vefa Andacı (2020), Cilt II, Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler (2021), Prof. Dr. Saim Üstündağ’a İthafen İlmi Makaleler II (2021), Sosyal Bilimlerde Güncel Gelişmeler (2021), Ticari İşletme Hukuku Fasikülü (2022), Ticari Mevzuat Notları (2022), Bilimsel Araştırmalar (2022), Hukuki İncelemeler (2023), Prof. Dr. Saim Üstündağ Adına Seçme Yazılar (2024), Hukuka Giriş (2024) başlıklı kitapların bazı bölümlerinin de yazarıdır.
1992 yılından beri Türkiye’de yayımlanan otuza yakın Dergi, Gazete ve Blog’da 2 bin 500’ü aşan Telif Makale ve Telif Yazı ile tamamı İngilizceden olmak üzere Türkçe Derleme ve Türkçe Çevirisi yayımlanmıştır.
1988 yılında intisap ettiği Sermaye Piyasası Kurulu’nda (SPK) uzman yardımcısı, uzman (yeterlik sınavı üçüncüsü), başuzman, daire başkanı ve başkanlık danışmanı; Özelleştirme İdaresi Başkanlığı GSM 1800 Lisansları Değerleme Komisyonunda üye olarak görev yapmış, ayrıca Vergi Konseyi’nin bazı alt çalışma gruplarında (Menkul Sermaye İratları ve Değer Artış Kazançları; Kayıt Dışı Ekonomi; Özkaynakların Güçlendirilmesi) yer almış olup; halen başuzman unvanıyla SPK’da çalışmaktadır.
Hayatı dosdoğru yaşamak ve çalışkanlık vazgeçilmez ilkeleridir. Ülkesi ‘Türkiye Cumhuriyeti’ her şeyin üstündedir.